2000 yıllık Roma İmparatoluğunun başkentliğini yapan Roma’da gezilecek yerler listesinde ilk sırada yer alan, Pantheon. ilk olarak Antik Roma’nın tüm tanrıları için tapınak olarak inşa edilmiş. Tüm Roma yapıları içinde en iyi korunmuş olanı ve muhtemelen de dünyada döneminin en iyi korunmuş binasıdır.
YouTube Kanalımıza Abone OlunGünümüzdeki Pantheon aynı yerde yapılan üçüncü yapıdır. Önceki iki yapı yangınlarda tahrip olmuştur. Pagan Roma tanrılarına adanan Pantheon, İmparator Augustus’un damadı Marcus Agrippa ilk Pantheon’u İ.Ö. 27 yılında inşa ettirmiştir.
7. yüzyıldan bu yana Hıristiyan kilisesi olarak kullanılan yapı Roma’daki en eski beton kubbeli binadır. İlk başta içerisinde pagan tanrı heykelleri varken, kilise tarafından bu heykeller yok edilmiş, Pantheon da bir katolik kilisesi haline getirilmiştir. Bu kubbenin çapı 43,3 metredir.
Pantheon’un en önemli kısmı kubbesidir. Yapının devasa kubbesi, dünyanın en büyük beton kubbesi olarak bilinmektedir. Çapı ve yüksekliği 43,3 m olan kubbenin yapımında Romalılara özgü bir beton kullanılmıştır. Zamanla Katolik kilisesi haline gelen yapının kubbesinin ortasında içeriye ışık girmesini sağlayan Oculus adında bir de delik bulunmaktadır. İnanışlara göre şeytanlar bu delikten gökyüzüne çıkarmış. Ayrıca bu delik içeriye ışık girmesini sağlayan tek noktadır.
Pantheon aynı zamanda krallar, ressamlar ve mimarların mezarlarının bulunduğu bir yerdir. Mihrabın solundaki Rönesans ustası Raffaello bir Roma lahdinde gömülüdür. 19. yüzyıl Kraliçesi Margherita eşi Kral I. Umberto ile yandaki şapelde yatmaktadır. Rotundanın (Daire şeklinde kubbeli bina veya oda) karşı tarafında birleşik İtalya’nın ilk kralı olan II. Vittorio Emanuele’nin cenaze anıtı bulunur.
Yapının girişinin iki kısmında Augustus ve Agrippa’nın heykelleri bulunmaktadır. Pantheon 609 yılında Bakire Meryem Kilisesi olarak kutsanmıştır.
Pantheon’u bu kadar etkileyici kılan en önemli özellik hiç şüphesiz ki eşsiz Roma mimarisidir. Arklar sekiz kısımda biter, kubbe ise farklı arklar tarafından desteklenmektedir. Binanın ağırlığını kaldırmak için bu arklardan faydalanılmıştır.