İçindekiler
Üzüm bağları ve rüzgarı ile ünlü Bozcaada sizi haftasonu kaçamağına davet ediyor. Osmanlı-Rum evleri ile donatılmış dar sokakları, berrak ve serin denizi ile muhteşem haftasonu kaçamağı rotası Bozcada. Polente Feneri’nde gün batımı yapmadan önce gelin adayı birlikte tanıyalım.
Bozcaada’da bunları yapmadan dönmeyin!
- Bir Bozcaada klasiği Rüzgar Gülleri Ve Polente Feneri’nde manzarayı izlemenin keyfini çıkarın. Mümkünse gün batımı vaktinde! Giderken yanınıza bir şişe şarap ve adadaki butik dükkanlardan meze & sandviç almayı unutmayın.
- Geçmişte tam 36 manastıra sahip olan Bozcaada’nın ayakta kalabilen sadece 2 manastırından biri olan Ayazma Manastırı’nı ziyaret edin.
- Venedikliler zamanında adaya getirildiği rivayet edilen, Meryem Ana Kilisesi’ne gidin.
- Bozcaada’nın en eski ibadet mekanlarından biri olan Köprülü Mehmet Paşa Cami’ni ( Yalı Cami ) görün.
- Köprülü Mehmet Paşa Cami’ne yakın olan Köprülü Hamamı’na gidin.
- Osmanlılar, Fenikeliler, Venedikliler, Cenevizliler tarafından kullanılmış ve Fatih Sultan Mehmet tarafından detaylı bir tadilat geçirmiş Yenikale’ye çıkın.
- Alaybey Cami’ni ve cami ile iç içe bulunan ve Alaybey hamamını ziyaret edin.
- Namazgah ve halâ buz gibi akan suyuyla Namazgah çeşmesini görün.
- Aburga Ahmet Dede Türbesi’ni ziyaret edin ve adanın güzel manzaralarından birini seyredin.
- Adanın en güzel manzaralarından birine sahip olan yeldeğirmenlerine gidin.
- Bozcaada’daki tarih hakkında detaylı bilgiler edinmek için mutlaka Bozcaada Müzesi’ni görün.
- Adanın sanat galerilerini gezin.
- Adada düzenlenen festivallere katılın:
- 14-15 Haziran’da Bozcaada Uçurtma Şenliği Bozcaada Yerel Tatlar Festivali (12 – 14 Eylül)
- 10 Mayıs’ta Bozcaada Yarı Maraton ve 10K Koşusu
- 17-19 Temmuz’da Bozcaada Caz Festivali
- Eylül ayının ilk haftasında; Bozcaada Kültür Sanat ve Bağbozumu Festivali
- 30 Ekim – 2 Kasım arasında BİFED ( Bozcaada Uluslararası Ekolojik Belgesel Film Festivali )
- Bozcaada Kalesi’ne çıkın.
- Adanın otantik mağazalarından alışveriş yapın.
- Adanın salaş meyhanelerinde eğlenin.
- Geçmişte bir dere vasıtasıyla ikiye ayrılan Rum ve Türk mahallelerini ziyaret edin.
- Şarap tadım etkinliklerine ve şarap turlarına katılın.
- Kuşbaşı kuzu eti ile yapılan ada mantısını deneyin.
- Gökçeada’nın Efi Badem’i varsa Bozcaada’nın da bademlisi var. Çiçek Pastanesi’nden Bozcaada Bademlisi almayı unutmayın.
- Adanın en meşhur lezzetlerinden asma yaprağında sardalya deneyin.
- Damla sakızlı Türk kahvesi içerek günün yorgunluğunu atın.
- Adanın en popüler lezzetlerinden olan Mafiş tatlısını deneyin. Selanik Tatlısı olarak da biliniyor.
- Kite Surf – Kite Board yapın.
- Birbirinden güzel kamp yerlerini değerlendirip kamp yapın.
- Bozcaada Bağ Yolu’nda yürüyüş etkinliğine katılın. Bu adaya özgü oldukça özel bir yürüyüş. Adaya özgü üzümleri görüp, bağları tanımak için en güzel aktivite.
- Sualtı yolculuğunu seviyorsanız mutlaka dalış yapın.
- Habbele, Geyikli ve Tuzburnu plajlarına gidip serinleyin.
- Adanın kıymetli koylarını ziyaret edin ve kendinizi tertemiz sulara bırakın; Poyraz Limanı Koyu, Sulubahçe Koyu, Akvaryum Koyu, Beylik Koyu,Habbele ve Tekirbahçe Koyu en popülerler arasında.
- Adanın ünlü şaraplarını tatmadan (Adanın ünlü şarapları Corvus, Çamlıbağ ve Talay)
- Adanın ünlü ekşi mayalı ekmeği AliShiero’dan denemeden.
- Yemeği sanata dönüştürenleri tercihi bağların arasında ki lezzet Maya’da akşam yemeği yemeden.
Hadi adayı biraz tanıyalım.
Bozcaada Çanakkale’ye bağlı adalardan biri. Yüzölçümü olarak Türkiye’nin en büyük üçüncü adası olma özelliğine de sahip. Yaklaşık 38km2’lik yüzölçümünün 3’te 1’ini üzüm bağları oluşturuyor. Bu yüzölçüme çevresindeki adacıklar da dahil elbette. Bozcaada’nın çevresinde irili ufaklı tam 17 adacık var. Ayrıca 12 burun ve 12’de koy barındırıyor.
Bozcaada’da Türkler ve Rumlar neredeyse 500 yıldır birlikte yaşıyorlar. Adanın yerleşik nüfusu şu an 3000 kişi civarı olsa da yazın gelen turistlerle bu rakam 5000-10.000 arasında değişiyor. ( Kaynak: Bozcaada Belediyesi )
Ada tarihi
Bozcaada’nın elbette mitolojik bir hikâyesi de var; burası Yunan Mitolojisinde Tenedos olarak biliniyor. Çok detaylı bir bilgi olmamakla birlikte ünlü İlyada destanında birkaç kez geçtiğini görüyoruz. İlyada destanı Homeros tarafından MÖ 9 yüzyılda yazılmış ve Troya savaşlarını anlatan bir destan. Ayrıca Bozcaada’da çok eski zamanlarda bir darphane de kurulduğu düşünülmekte.
Bunun sebebi de elbette buraya ait paraların bulunması. Gümüş paraların Perslerden çok daha önce basılmaya başlandığı ve sonrasında da devam ettiği yönünde düşünceler var. Bu gümüş paranın bir tarafında Hera ve Zeus’un yarım yüzleri diğer tarafında ise üzüm salkımı, şarap kadehi ve çift balta figürleri bulunuyor. Tam Bozcaada’yı anlatıyor değil mi?
Ada1455 yılında Fatih Sultan Mehmet zamanında Osmanlı hakimiyetine girmiş. Venedik’lilerle olan savaşlarda zaman zaman Venedik’lilerle hüküm sürmüş adada.1912 yılında Balkan Savaşı sırasında Yunan ‘lılar tarafında işgal edilmiş olup, Lozan Antlaşması ile Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlanmış.
Bozcaada’ya ulaşmak için varmanız gereken nokta Geyikli. Eğer İstanbul istikametinden geliyorsanız Lapseki ya da Eceabat’tan Çanakkale Boğazını geçmeniz gerekiyor. Gestaş’ın web sitesinden feribot biletinizi rahatlıkla alabilirsiniz. Çanakkale’den günde iki kez düzenlenen deniz otobüsü seferleriyle de Geyikli’ye ulaşmanız mümkün. Geyikli – Bozcaada arası yaklaşık 30 dakikalık bir mesafe var. Bu süreyi masmavi denizin keyfini çıkararak ve eğer şanslıysanız yunus balıklarının dansını görerek geçirebilirsiniz.
1 Dakikada kısa bir Bozcada turu atmak istersiniz? Buyrun 🙂
Bozcaada Gezilecek Yerler
Bozcaada Kalesi
Bozcaada’ya ilk ayak bastığınızda sizi Bozcaada Kalesi karşılar.Kalenin tarihine bakıldığında kesin yapılış tarihi ve kim tarafından yapıldığı bilinmiyor. Bununla ilgili kesin bilgilerden biri Fatih Sultan Mehmet döneminde, onun buyruğu üzerine ciddi bir onarımdan geçtiği yönünde. Eski kayıtlara bakıldığında da bu onarımdan sonra, 1815’te Sultan II. Mahmut döneminde tabir-i caizse yeniden yapıldığı söylenebilir. Son olarak da, 1996 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restore edilen Bozcaada Kalesi ziyarete açık durumda. Eğer vaktiniz varsa, adaya ayak bastığınız anda sizi karşılayan bu tarihi yapıya bir merhaba deyip ziyaret edebilirsiniz.
Limanın hemen sol tarafında içerisinde 10 tane mezarın yer aldığı bir türbe görecekseniz. Burası Aburga Ahmet Dede türbesi. Bir rivayete göre Aburga Ahmet Dede denizciymiş ve onun türbesinde denizciler dualar ederek adaklar adarmış. Ada halkı tarafından da sıklıkla ziyaret edilen bu türbe Osmanlı’dan kalan en eski mezarı da kucaklıyor. Bu mezar 1714 yılından kalma.
Biraz ilerledikten sonra karşınıza çıkan koca çınarı gördüğünüzde artık Bozcaada’nın merkezine gelmişsiniz demektir. Çınaraltı kafede bir kahve keyfi yaptıktan sonra ara sokaklara dalıp Bozcaada’nın şahane duvar resimlerini görebilir ve fotoğraflayabilirsiniz.
Kahve molası verebileceğiniz bir diğer durak ise Coffee Shelter. Burası üçüncü nesil kahvecilerden. Okul sıralarından yaptıkları oturma alanları da oldukça nostaljik.
Eğer şarap severlerdenseniz hemen karşısında Talay Şarapçılık’a ait bir fabrika satış mağazası göreceksiniz. Burada şarap tadımı yapabilir, yanında servis ettikleri nefis makarnalarını, peynir tabaklarını ve deniz ürünlerini deneyebilirsiniz. (Adanın ünlü şarapları Corvus, Çamlıbağ ve Talay)
Bozcaada’nın temel geçim kaynağı üzümcülük ve turizm. Burada çok fazla şarap tadımı yapma fırsatı bulacaksınız. Yerli üretim şarap mağazalarından biri de Ataol Şarap. Küçük ama yeterince çeşit barındıran mağazasında tadım yapabilir ve dilediğiniz şarabı satın alabilirsiniz.
Konaklama: Bozcaada’da çeşitli butik oteller bulunuyor. Eğer bu tür bir konaklamayı sevenlerdenseniz sizi mutlu edecektir. Bunun dışında birkaç bağ evi ve büyük otel de yer alıyor elbette. Tamamen bütçenize ve tatil anlayışınıza göre seçim yapabileceğiniz alternatifler mevcut.
Eğer adaya kendi aracınızla geliyorsanız ve konaklamak için merkezde bir otel seçecekseniz, otopark durumunu mutlaka sormalısınız çünkü bu bölgede biraz park yeri sorunu var. Merkezin dışında bir noktada kalacaksanız, o zaman bu sorun ortadan kalkıyor. Ücretsiz park yerleri ile rahatlıkla çözebiliyorsunuz. Yine de ada içerisinde araçla gezmenizi çok önermiyorum çünkü dar sokaklar ve bir anda karşınıza çıkan kapanlar tatili biraz strese sokabilir. Zaten öyle güzel sokaklar var ki, insan araba kullanmak yerine yürümeyi tercih ediyor çoğunlukla. Bisikletinizi yanınızda götürebilir ya da kiralayabilirsiniz. Yaklaşık yarım saatlik bir bisiklet turuyla adanın çevresini dolaşmanız mümkün.
Ada meydanında reçelden hediyelik eşyaya, incik boncuğa kadar her şeyi satın alabileceğiniz küçük tezgâhlar göreceksiniz. Burada hemen hemen her şeyin reçelinin yapıldığını söyleyebilirim. Karpuz reçeli, ebegümeci reçeli, acı biber reçeli en ilginçlerinden.
Ayazma Manastırı
Ayazma Manastırı Ayazma Yunanca’da Hagiasme kelimesinden geçmiş dilimize ve kutsal su manâsına geliyor. Ülkemizin birçok bölgesinde çeşitli ayazmalar mevcut. Ayazma Manastırı’nda 8 çınar ağacı ( oldukça yaşlı olduklarını söyleyebilirim ), küçük bir manastır , iki oluklu tarihi bir çeşme ve iki adet tek katlı yapı bulunuyor. Burası da yine Meryem Ana Kilisesi gibi Rum Ortodoks cemaatine ait. 1734 yılında Manolaki Manolidis tarafından yaptırılmış. İbadete açık değil ancak özel günlerde açılıyor. Burası Rum azize Aya Paraskevi adına yapılmış. İstanbul’da da Aya Paraskevi adına yapılmış beş kilise bulunuyor. Eğer 26 Temmuz günü orada olursanız Aya Paraskevi günü kutlamalarına da katılabilirsiniz. Kalabalık bir grup halinde toplanan Rumlar bu günü kutluyorlar. Halk arasında bugüne Ayazma Panayırı deniyor.
Bozcaada’da iki tane cami ve bir tane de kilise bulunuyor. Bunlar Köprülü Mehmet Paşa Camii, Alaybey Camii ve Meryem Ana Kilisesi.
Köprülü Mehmet Paşa Camii
Köprülü Mehmet Paşa Camii’nin tarihi oldukça eski. Caminin Venedikliler döneminde yıkıldığı tahmin ediliyor ancak 1655 yılında Köprülü Mehmet Paşa tarafında tamir ediliyor. Bu sebeple camiye Köprülü Mehmet Paşa adı verilse de günümüzde Yalı Camii olarak biliniyor ve anılıyor. İbadete açıktır.
Alaybey Camii’nin de kesin yapılış tarihi belli olmasa da 1700’lü yıllarda yapıldığı tahmin ediliyor. Kırmızı kesme taşlardan yapılmış olan Alaybey camiinin bahçesinde içerisinde 14 mezarı barındıran küçük bir mezarlık yer alıyor. Bu mezarların biri Osmanlı sadrazamlarından biri olan Halil Hamit Paşa’nın mezarıdır. Camii ibadete açıktır.
Meryem ana kilisesi
Meryem Ana Kilisesi ise adada Rum Ortodoks cemaatine ait olan bir kilise ve ibadete açık. Rum mahallesinin içerisinde yer alıyor. Kilisenin inşa edilme tarihinin yine Venedikliler döneminde olduğu tahmin ediliyor ve giriş kapısında yapılış tarihi olarak 1869 yazıyor. Meryem Ana kilisesi en son 2006 yılında restore edilmiş ve bu restorasyon çalışması yaklaşık bir yıl sürmüş. Kilisenin 24 metre uzunluğunda bir kulesi bulunuyor. Eğer kiliseyi ziyaret etmek isterseniz pazar sabahı 08:00’de yapılan ayine katılmalısınız çünkü ayin dışında kilisenin içini görmenize izin verilmiyor.
Bozcaada Yeni Kale
Bozcaada’da gezeceğiniz tarihi yerler arasında Bozcaada Yeni Kale’de var. İsmine bakıldığında Bozcaada Kale’sinden daha yeni bir görüntü bekliyor olabilirsiniz ama sizi yanıltmasın. Yeni Kale Bozcaada Kale’sinden daha sonra yapıldığı için bu adı almış. Kitabesine bakıldığında 1827’de yapıldığı tahmin ediliyor.
Alaybey Hamamı
Alaybey Camii ile aynı adı taşıyan Alaybey Hamamı 17. ya da 18. Yüzyılda yapılmış ve yaklaşık 1960’lara kadar çalışır durumdaymış ancak günümüzde ne yazık ki hizmet vermiyor.
Bozcaada Köprülü Hamamı
Ada’daki bir başka hamam da Köprülü Hamamı, burası adından da anlaşılacağı üzere Köprülü Mehmet Paşa tarafından hemen camiinin yakınına yaptırılmış bir hamamdır ama yine Alaybey Hamamı gibi hizmet vermiyor, yaklaşık 70 yıldır. Günümüzde şarap mahzeni olarak kullanılıyor.
Bozcaada Yel Değirmenleri
Yel Değirmenleri Bozcaada fotoğrafları arasında en sık göreceğiniz şeylerden. Eskiden Bozcaada’nın merkezindeki tepeler yeldeğirmenleri ile doluymuş. Bunlardan üç tanesinin kalıntıları elden geçirilerek kurtarmak mümkün olmuş. Yeldeğirmenlerini görmek isterseniz Rum Mahallesi’nin hemen arkasındaki büyük otoparkı geçip yanındaki taş döşeli yolu takip etmeniz yeterli 5 dakikalık bir yürüyüşün ardından yeldeğirmenlerine ulaşacaksınız. Bozcaada’ya gitmişken bunu yapılacaklar listenize mutlaka alın, lavantalarla bezenmiş taş yolu yürüyün ve manzaranın keyfini çıkarın.
Bozcaada Plajları
Bozcaada’da çok sayıda plaj bulmak mümkün. Koyları tekne turuyla da gezebilirsiniz, kendiniz seçtiğiniz rotayı da takip edebilirsiniz. Tabelalar sayesinde istediğiniz plajı rahatça bulmanız mümkün. Bozcaada’nın en ünlü plajları; Akvaryum koyu, Beylik koyu, Ayazma plajı, Sulubahçe ve Habbele plajı. Bu plajlar adanın güney kısmında kaldığı için deniz genellikle durgun oluyor. Akvaryum koyunun yolu biraz bozuk, alçak bir aracınız varsa araçla inmenizi önermiyorum. Beylik koyunun yolu daha güzel. Eskiden burada karaya vurmuş bir gemi vardı ancak onu kaldırdılar. Sulubahçe plajı yol kenarında olan bir plaj, o yüzden ulaşımı rahat. Habele plajı girişi ücretli olan özel bir plaj. Şezlong, şemsiye, soyunma kabini gibi imkânlar mevcut. Eğer sezonda gidecekseniz mutlaka rezervasyon yapmalısınız. Ayazma plajı Bozcaada’nın en ünlü plajı. Çevresinde birkaç restoran ve büfe yer alıyor. Ayrıca 1 lira atarak kullanabileceğiniz duşlar da var. İsterseniz şezlong ve şemsiye kiralayabilirsiniz.
Bozcaada Polente Feneri
Ve en tatlısını sona sakladım; Polente Feneri’nde gün batımını izlemek. Bozcaada’ya geldiyseniz bu olmazsa olmazlarınızdan olmalı. Fener’e çıkmadan önce Boboz’dan kendinize nefis bir sandviç yaptırın ya da şarap kutularından alın. Polente Feneri’ne ulaşmak için ‘Günbatımı’ tabelalarını takip etmeniz yeterli. Denizin üzerinde dinlenen gemileri, muhteşem günbatımını izlemeden dönerseniz üzülürsünüz. Dönmek için çok acele etmeyin çünkü gün batımı bittiğinde ciddi bir araç trafiği oluşuyor dönüş yolu için. Bu trafiğe girmek yerine manzaranın keyfini çıkarmanızı öneririm.
Yeme – İçme
Bozcaada’da birbirinden lezzetli tatlar yakalayacağınız üç pastane var. Bunlar; Veli Dede Pastanesi, Hemşin Pastanesi ve Çiçek Pastanesi. Çiçek Pastanesi biraz daha ünlü olsa da üçü de müthiş pastaneler.
Bozcaada’da gece hayatına sokak meyhaneleri yön veriyor. Birkaç tane bar olsa da genellikle nefis mezeler yiyebileceğiniz ve kendinizi sokağın akışına bırakabileceğiniz meyhaneler tercih ediliyor. Oraya kadar gitmişken Girit ezme, kabak çiçeği dolması, Cunda ezmesi, kabak çiçeği dolması, karpatya, paşa mezesi ve tabi ki deniz ürünlerini denemeyi ihmal etmeyin.
Bunun dışında damak tadınıza uygun yemekler bulacağınız lokantalar, büfeler de mevcut.