Eğer rüya gibi bir tatilin peşindeysen, Como Gölü tam sana göre! Alplerin eteklerinde ışıldayan masmavi suları, pastel tonlarda evleri ve filmlere konu olan manzaralarıyla burası tam anlamıyla büyüleyici. Bir yanın lüks villalar, diğer yanın sevimli köyler… Şimdi hayal et: Göl kenarında bir kafede oturmuşsun, elinde mis gibi bir espresso, karşında sakin suların üzerinde süzülen zarif tekneler.
3 Günlük Como Gölü Gezi Programı
Como’yu hakkıyla gezmek ve en güzel noktalarını görmek için 3 günlük ideal bir rota hazırladım. Bu plan, gölün farklı kasabalarını keşfetmeni, muhteşem manzaraların tadını çıkarmanı ve yerel lezzetleri denemeni sağlayacak. Como çok büyük bir yer değil. Zamanın az ise daha kısa sürede hızlı bir turda yapabilirsin.
1. Gün: Como Şehri & Brunate Manzaraları
Sabah:
☕ Como Katedrali (Duomo di Como): Sabah ilk iş bu muhteşem Gotik katedrali gezerek başla. Como’nun tam kalbinde yer alıyor.🚶 Piazza Cavour ve göl kıyısında yürüyüş: Como’nun sahil şeridinde yürüyerek kasabanın atmosferini hisset. Burada güzel kafeler var, bir kahve molası ver!
Öğlen:
🛶 Tekneyle Villa Olmo: Como’dan kısa bir tekne yolculuğuyla Villa Olmo’ya geçebilirsin. Harika bahçeleri ve görkemli mimarisiyle etkileyici bir yer.
🚡 Brunate Teleferik Yolculuğu: Como’yu tepeden görmek istiyorsan Brunate’ye çıkmalısın! Burada Faro Voltiano Feneri’ne yürüyerek muhteşem göl manzarasını izle.
🍷 Como Gölü manzaralı bir akşam yemeği:
- Lüks: Il Gatto Nero (Brunate’de harika bir göl manzarası) 🌟
- Orta Seviye: Ristorante La Vita è Bella (lezzetli makarnalar)
2. Gün: Bellagio & Varenna – Gölün İncileri
Sabah:
🚤 Como’dan Bellagio’ya vapurla geçiş: Sabah erken vapura binip Bellagio’ya varıyorsun. Salita Serbelloni merdivenleri boyunca yürüyüş yap. Villa Melzi Bahçeleri’ni gez, burası tam bir huzur noktası! Küçük butikleri gezerek yerel hediyelik eşyalar al.
Öğlen:
🍝 Göl kenarında bir İtalyan ziyafeti Ristorante La Punta (Harika bir göl manzarası eşliğinde) Öğleden Sonra Varenna’ya geçiş (15 dakikalık vapur yolculuğu)
- Villa Monastero’yu ziyaret et, nefis botanik bahçeleri var!
- Rengârenk sahil kasabasını gez, bol bol fotoğraf çek.
Akşam Varenna’da göl kenarında romantik bir akşam yemeği Al Prato Ristorante (Büyüleyici manzarasıyla harika bir seçim)🚤 Akşam vapurla Como’ya geri dön.
3. Gün: Lüks Villalar & Tekne Keyfi
Sabah:
🏛 Villa del Balbianello: Como Gölü’nün en ünlü villalarından biri. James Bond ve Star Wars filmlerinin çekildiği bu harika villayı gez!
Öğlen Tekne Kiralayarak Gölde Serbest Keşif. Eğer bütçen uygunsa özel tekne kiralayarak gölü farklı açılardan keşfedebilirsin. Alternatif olarak, Menaggio ve Lenno gibi küçük kasabaları gezebilirsin.
Öğleden Sonra🌴 Villa Carlotta Bahçeleri: Rüya gibi bahçeleriyle ünlü bu villa, çiçeklerle kaplı yürüme yollarıyla huzurlu bir keşif sunuyor.
Akşam: Son akşam yemeği için Como’ya dönüş. Trattoria del Glicine (Leziz pizzalar ve makarnalarla harika bir kapanış!)

Como’da Mutlaka Görülmesi Gereken Yerler
1. Gün: Como Şehri & Brunate Manzaraları
Como Katedrali (Duomo di Como)

Como’nun dar sokaklarında yürürken bir anda karşımda yükselen o heybetli kilise beni adeta büyüledi. Como Katedrali, ya da yerel adıyla Duomo di Como, şehrin kalbinde tüm ihtişamıyla duruyor. 400 yıl boyunca inşa edilen bu şaheser, Gotik zarafetiyle başlıyor, Rönesans dokunuşlarıyla şekilleniyor ve Barok tarzda bir kubbe ile taçlanıyor. İçeri girdiğimde yükselen sütunlar, devasa vitray pencerelerden süzülen renkli ışıklar ve tavan fresklerinin detayları karşısında zamanın nasıl geçtiğini unuttum. Hele o kubbe! Alessandro Volta’nın (hani şu elektrik mucidi!) yakın arkadaşı Filippo Juvarra tarafından tasarlanmış. Baktıkça kendimi küçücük hissettim ama aynı zamanda bu devasa sanat eserinin bir parçası olmuş gibi de… Dış cephesindeki taş işlemeleri incelerken, o yüzyıllar öncesinden gelen el işçiliğine hayran kaldım.
Bir de katedralin içindeki org var ki… 1626 yılında tamamlanmış ve İtalya’nın en büyük orglarından biri! Şanslıysanız bir konser anına denk gelebilir ve o mükemmel akustiğin tadını çıkarabilirsiniz.Como Gölü’nün huzurunu hissetmeden önce, şehrin tarihine dokunmak için buraya uğramak şart! Biraz daha kalıp tüm detayları aklıma kazımak istedim ama dışarıda beni bekleyen mis gibi bir espresso vardı…
Piazza Cavour ve göl kıyısında yürüyüş

Como’nun tam kalbinde, göl kenarında uzanan Piazza Cavour, şehri keşfetmeye başlamak için en güzel noktalardan biri! İlk adımımı attığımda, buranın yalnızca bir meydan olmadığını, Como’nun ruhunu taşıyan bir buluşma noktası olduğunu hemen anladım. Önümde göz alıcı göl manzarası, sağımda şık kafeler, solumda tarihi binalar… Gölün yüzeyinde süzülen tekneler, uzaktaki Alplerle birleşerek adeta bir kartpostalı andırıyor. Sabahları kruvasan ve espresso kokularıyla dolup taşan kafelerde oturup gelen geçeni izlemek müthiş bir keyif! Özellikle gün batımında buranın havası değişiyor; altın rengine bürünen göl, uzaktan gelen hafif bir esinti ve şarap kadehleriyle dolu masalar… Sanki zaman burada daha yavaş akıyor. Birkaç adım yürüyünce göl kıyısına ulaşıyorsun ve uzanıp giden palmiye ağaçlarının gölgesinde dolaşırken kendini bir anda Como’nun büyüsüne kaptırıyorsun.
Tekneyle Villa Olmo

Villa Olmo, insanı adeta bir film sahnesinin içine çekiyor. Görkemli bir saray gibi yükselen bu neoklasik yapı, 18. yüzyılda asil bir İtalyan ailesi için inşa edilmiş, ama bence hala Como’nun en ihtişamlı köşelerinden biri! Önündeki geniş bahçeler, göle açılan uzun yürüyüş yolları ve büyüleyici heykellerle süslenmiş avlusu buraya mistik bir hava katıyor. Göl kıyısında yer aldığı için buradan manzara izlemek ayrı bir keyif—sanki doğa ve tarih iç içe geçmiş gibi! İçeri girdiğinde, yüksek tavanları, fresklerle süslenmiş salonları ve geçmişin zarafetini yansıtan detaylarıyla zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsun. Bir zamanlar Napolyon’un bile burada ağırlandığını duyunca insan daha da etkileniyor! Şimdi ise sanat sergilerine ve etkinliklere ev sahipliği yapıyor, yani şanslıysan içeride etkileyici bir sergiye rastlayabilirsin. Como Gölü’nün tarihiyle iç içe bir mola vermek istersen, Villa Olmo kesinlikle görülmesi gereken bir yer!
Brunate Teleferik Yolculuğu

Como’nun sokaklarında yürüyüp gölün güzelliğine hayran kaldıktan sonra, onu bir de yukarıdan izlemek fikri kulağa nasıl geliyor? İşte Brunate Teleferik Yolculuğu, Como’nun en büyüleyici manzaralarından birine açılan kapı! Teleferiğe bindiğin an, eski ama şirin vagon yavaşça hareket etmeye başlıyor ve Como’nun çatılarından uzaklaşıp yeşilliklerin arasına doğru süzülüyorsun. Yolculuk sadece 7 dakika, ama her saniyesi heyecan dolu! Gittikçe yükseldikçe göl büyüyor, şehir minyatür gibi görünmeye başlıyor ve uzaktaki Alpler kendini gösteriyor.
Brunate’ye vardığında, seni taş sokaklar, sevimli villalar ve muhteşem bir seyir noktası bekliyor. Ama esas olay, biraz daha yürüyüp Faro Voltiano Feneri’ne çıkmak! Alessandro Volta anısına yapılan bu fener, Como’yu tam anlamıyla kuşbakışı izleyebileceğin en iyi nokta. Yukarıdan göle bakarken, Como’nun neden bu kadar büyüleyici olduğunu daha iyi anlıyorsun. Özellikle gün batımında buraya gelirsen, gökyüzünün turuncu ve pembe tonları göle yansıyor ve manzara tam bir rüya gibi oluyor. Dönmeden önce Brunate’nin küçük kafelerinden birine otur, taptaze bir espresso ya da yerel bir aperitivo söyle ve Como’yu tepeden izleyerek anın tadını çıkar. Çünkü burası sadece bir seyir noktası değil, Como’nun en özel anlarının yaşandığı bir kaçış noktası!
2. Gün: Bellagio & Varenna – Gölün İncileri
Bellagio: Masal Gibi Bir Sabah
Sabahın erken saatlerinde Como’nun sakin göl kıyısında vapura bindiğinde, önünde uzanan Como Gölü’nün dinginliğini hissediyorsun. Su hafifçe dalgalanırken, güneş ışıkları gölün yüzeyinde dans ediyor ve Bellagio’nun kıyısına yaklaştıkça pastel renkli evler, çiçeklerle süslü balkonlar ve sevimli taş sokaklar beliriyor. İşte burası, Como Gölü’nün incisi olarak anılan Bellagio. Como’nun en ikonik kasabalarından biri! Arnavut kaldırımları ve nefes kesici manzaralarıyla ünlü. Burada kendini bir İtalyan filminde hissedeceğine emin olabilirsin. Peki Como’dan Bellagio’ya nasıl gidilir? Como’dan Bellagio’ya ulaşmanın en keyifli yolu, göl üzerinde yapılan feribot seferleri.
Yavaş Feribotlar (Battello): Bu feribotlar, göl boyunca birçok durakta durarak ilerler ve yolculuk yaklaşık 2,5 saat sürer. Eğer vaktiniz varsa, bu seçenekle gölün farklı köylerini ve manzaralarını keşfetmek keyifli olacaktır.
Hızlı Feribotlar (Aliscafo): Daha az durakla daha hızlı bir rota izleyen bu feribotlarla yolculuk yaklaşık 1 saat sürer. Zamanınız kısıtlıysa bu seçeneği tercih edebilirsiniz. Güncel saatleri ve sefer bilgilerini öğrenmek için Navigazione Laghi resmi web sitesini ziyaret edebilirsiniz.
Salita Serbelloni Merdivenleri: Bellagio’nun Kalbine Yolculuk

Vapurdan iner inmez, kendini dar ve taş döşeli sokaklarda buluyorsun. Ama en güzel olanı, Salita Serbelloni! Burası, Bellagio’nun en ikonik yokuşlarından biri. Rengârenk çiçeklerle süslenmiş balkonlar, eski taş evler ve sağlı sollu dizilmiş butik mağazalarla çevrili bu merdivenler, adeta kartpostaldan çıkmış gibi. Yavaşça tırmanırken, her köşede bir sürpriz var—minik bir şarap mahzeni, el yapımı seramikler satan bir dükkân ya da nostaljik bir kafede oturan mutlu insanlar. Burada zamanın nasıl geçtiğini anlamıyorsun!
Villa Melzi Bahçeleri: Huzurun Yeşil Durağı

Bellagio’da en çok huzur bulacağın yerlerden biri ise Villa Melzi Bahçeleri! Como Gölü’nün kıyısına sıralanmış egzotik bitkiler, büyüleyici heykeller ve zarif yürüyüş yolları burayı tam bir doğa cenneti yapıyor. Japon bahçelerinden, devasa çınar ağaçlarına kadar her köşesi keşfetmeye değer. Yürürken sadece gölün huzurlu sesi ve kuş cıvıltıları eşlik ediyor. Eğer biraz nefes almak, Como’nun dinginliğini içine çekmek istiyorsan burası tam sana göre!
Küçük Butiklerde Yerel Hediyelikler
Bellagio’dan hatıra almadan dönmek olmaz! Salita Serbelloni ve ara sokaklarda yer alan küçük butikler, Como Gölü’ne özgü el yapımı ürünlerle dolu. İtalyan ipek şalları, el yapımı seramik tabaklar, zeytinyağları ve trüflü lezzetler burada en çok rastlayacağın hediyelikler arasında. Eğer özel bir şey almak istersen, yerel sanatçıların çizdiği Como manzaralı tablolar da harika bir seçenek!
Öğle yemeği molasından sonra yolumuza devam ediyoruz.
Bellagio’nun hareketli sokaklarından ayrılıp 15 dakikalık kısa bir vapur yolculuğuyla Varenna’ya doğru süzülmek, Como Gölü’nde yapabileceğiniz en huzurlu kaçamaklardan biri! Yol boyunca gölün sakin sularında yansıyan pastel tonlu evler, hafif esen rüzgâr ve uzakta belirginleşen Varenna’nın zarif silueti, bu anı adeta bir rüya gibi hissettiriyor. Limana yanaştığınızda sizi rengârenk evler, taş döşeli sokaklar ve göle sıfır konumlanmış romantik kafeler karşılıyor. Bellagio’nun şıklığını sevmiş olabilirsiniz ama Varenna’nın samimi, nostaljik ve daha sakin havası sizi kendine âşık edecek!
Villa Monastero: Tarih, Sanat ve Bahçeler İçinde Bir Yolculuk
Bellagio’nun biraz daha sakin, ama bir o kadar da etkileyici kardeşi. Varenna’nın rengârenk evleri ve daracık sokakları tam bir romantizm şöleni sunuyor. Buraya gelip de göl manzaralı bir restoranda oturup, taze deniz ürünleriyle hazırlanan bir tabak risotto yemeden dönmek olmaz.

Varenna’da ilk durağınız kesinlikle Villa Monastero olmalı! Başlangıçta bir manastır olarak inşa edilen bu göz alıcı yapı, zamanla zarif bir villaya dönüşmüş ve şimdi ziyaretçilere tarih, sanat ve doğanın kusursuz birleşimini sunuyor. İçeri adım attığınızda yüksek tavanlar, eski dönem mobilyaları ve zarif tablolar sizi etkisi altına alıyor. Ama asıl büyüleyici olan, botanik bahçeleri!
Burada yürürken kendinizi bir Avrupa masalının içinde gibi hissediyorsunuz. Palmiye ağaçlarıyla çevrili göl manzaralı yürüyüş yolları, her köşede sizi karşılayan antik heykeller ve rengârenk çiçekler… Gölün maviliğiyle birleşen bu bahçelerde zaman geçirmek, ruhunuzu dinlendiren bir deneyim olacak. Fotoğraf çekmek için de mükemmel bir yer!
Varenna’nın Rengârenk Sokakları: Fotoğraf Cennet
Villa Monastero’dan sonra Varenna’nın taş döşeli, sevimli sokaklarında kaybolmaya hazır olun! Via XX Settembre boyunca yürüdüğünüzde sizi sıcacık atmosferiyle karşılayan butik dükkânlar, yerel sanatçıların eserlerini sergilediği küçük galeriler ve köşebaşındaki geleneksel trattorialar büyüleyecek.
Biraz daha ilerlediğinizde “Lovers’ Walk” (Aşıklar Yolu) olarak bilinen sahil yolu sizi bekliyor. Göl kenarına paralel uzanan bu yürüyüş yolu, kırmızı demir korkulukları ve çiçeklerle süslenmiş manzarasıyla Como Gölü’nün en romantik köşelerinden biri. Burada yürüyüş yaparken gölde yavaşça süzülen tekneleri izlemek, insanın içini huzurla dolduruyor.
Bellagio’nun zarafeti ve Como’nun hareketliliği arasında, Varenna tam bir huzur limanı. Burada hızlı adımlarla keşfetmek yerine, anı yaşamak gerekiyor. Daracık sokaklarında dolaşırken gölden gelen tatlı esintiyi hissetmek, göl kenarındaki bir kafede oturup İtalyan kahvenizi yudumlamak ya da sadece sessizliğin ve manzaranın tadını çıkarmak…
Varenna’da göl kenarında romantik bir akşam yemeğinden sonra akşam vapuru ile Como’ya geri dönüyoruz. Al Prato Ristorante (Büyüleyici manzarasıyla harika bir seçim)
3. Gün: Lüks Villalar & Tekne Keyfi

Villa del Balbianello
Como Gölü’nün en büyüleyici köşelerinden biri olan Villa del Balbianello, göl kıyısında adeta süzülen zarif yapısıyla insanı kendine hayran bırakıyor. James Bond’un “Casino Royale” ve Star Wars’un “Klonların Saldırısı” sahnelerinde gördüğünüz o efsanevi manzara işte burada! 18. yüzyılda bir Kardinal için inşa edilen bu ihtişamlı villa, zamanla farklı sahipler tarafından özenle korunmuş ve en son kaşif Guido Monzino tarafından tarihi eserler, eski haritalar ve egzotik keşiflerle donatılmış. Ancak buranın asıl büyüsü, terastan Como Gölü’ne açılan panoramik manzarası ve kusursuz bahçelerinde gizli. Göğe yükselen sütunlar, simetrik ağaçlar ve sarmaşıklarla çevrili yollar, buraya adım attığınız anda sizi başka bir zaman dilimine taşıyor. Eğer Como Gölü’nde en güzel fotoğrafları çekmek ya da sadece muhteşem bir atmosferin tadını çıkarmak istiyorsanız, Villa del Balbianello mutlaka listenizde olmalı! Peki, buraya nasıl gidilir? En keyifli seçenek, Como ya da Bellagio’dan tekneyle gelmek. Lenno kasabasına ulaştıktan sonra özel teknelerle doğrudan villaya varabilirsiniz. Eğer biraz yürümek isterseniz, Lenno’dan yaklaşık 20 dakikalık göl manzaralı bir patika sizi bekliyor. Ancak bu büyülü villaya ulaşmanın en romantik yolu, kesinlikle Como Gölü’nün dingin sularında süzülen bir tekne yolculuğu!
Öğlen tekne kiralayark gölde keşifler yapabilirsiniz. Menaggio ve Lenno gibi küçük kasabaları gezebilirsin. Tekne kiralama alternatifleri şöyle:
1. Kaptanlı Klasik Ahşap Tekneler: Como’da güvenilir su taksisi hizmeti sunan bu şirket, lüks ahşap tekneler veya su limuzinleriyle unutulmaz özel tekne turları düzenlemektedir. Özellikle Villa del Balbianello gibi karadan erişimi sınırlı olan yerlere ulaşmak için idealdir. Rezervasyon ve daha fazla bilgi için privateboattour24.com adresini ziyaret edebilirsiniz.
2. GetYourGuide Üzerinden Tekne Kiralama: GetYourGuide platformu üzerinden, Como Gölü’nde ehliyet gerektirmeyen tekne kiralama seçenekleri mevcuttur. Örneğin, 3 saatlik lüks tekne kiralama seçeneğiyle gölde kendi kaptanınız olabilir ve ünlü villaların yanından geçerek manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Detaylar ve rezervasyon için GetYourGuide – 3 Saatlik Tekne Kiralama sayfasını inceleyebilirsiniz.
3. Turati Centro Nautico Lario: Tripadvisor’da önerilen bu işletme, Como Gölü’nde tekne kiralama hizmetleri sunmaktadır. Farklı tekne seçenekleri ve kiralama süreleri hakkında bilgi almak için Turati Centro Nautico Lario sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
4. Varenna Rent A Boat: Varenna bölgesinde hizmet veren bu işletme, çeşitli boyutlarda ve özelliklerde tekneler kiralamaktadır. Özellikle Varenna’dan başlayarak gölü keşfetmek isteyenler için uygun bir seçenektir. Daha fazla bilgi için Varenna Rent A Boat sayfasını inceleyebilirsiniz.
5. AC Boat: Menaggio bölgesinde bulunan AC Boat, farklı kapasitelerde ve donanımlarda tekneler sunmaktadır. Gölün kuzey kesimlerini keşfetmek isteyenler için idealdir. Detaylar için AC Boat sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
Önemli Notlar:
Rezervasyon: Özellikle yaz aylarında yoğun talep nedeniyle, tekne kiralamak için önceden rezervasyon yapmanız önerilir. Ehliyet Gerekliliği: Bazı tekneler için denizcilik ehliyeti gerekebilir. Ancak, ehliyetsiz kullanılabilen tekneler de mevcuttur. Seçiminizi yaparken bu detaya dikkat edin.
Villa Carlotta Bahçeleri

Villa Carlotta Bahçeleri en göz alıcı köşelerinden biri. 17. yüzyılda inşa edilen villa, adını Prenses Carlotta’dan alıyor ve zaman içinde aristokrat aileler tarafından sanata, güzelliğe ve doğaya adanmış bir mekâna dönüşmüş. Ancak burayı asıl özel kılan şey, 100.000 metrekarelik devasa botanik bahçesi! Daha içeri adım atar atmaz, rengârenk çiçekler, egzotik bitkiler ve göle nazır göz alıcı yürüyüş yolları sizi bambaşka bir dünyaya taşıyor.
Yürürken kamelyalar, begonviller, devasa çınarlar ve bambu ormanları arasında kayboluyorsunuz. Özellikle bahar aylarında, bahçelerin her köşesi pembe, kırmızı ve sarı açan devasa açelyalarla bir renk şölenine dönüşüyor. Burası sadece bir bahçe değil, İtalya’nın en güzel botanik alanlarından biri! Ama sadece çiçekler değil, burada yürürken antik heykeller, çeşmeler ve tarihi pergolalar da keşfediyorsunuz.
Bahçenin en güzel noktalarından biri, terastan Como Gölü’ne açılan büyüleyici manzara. Gökyüzüyle bütünleşmiş gibi görünen göl manzarası, burayı bir kartpostal karesi gibi hissettiriyor. Eğer biraz mola vermek isterseniz, bahçedeki banklardan birine oturun, Como’nun tatlı esintisini hissedin ve buranın huzurunu içinize çekin. Fotoğraf severler için de adeta bir cennet!
Nasıl Gidilir?
Villa Carlotta’ya Como’dan veya Bellagio’dan feribotla ulaşabilirsiniz. Tremezzo iskelesinden kısa bir yürüyüşle villanın kapısına varıyorsunuz. Alternatif olarak, karadan araçla da ulaşım mümkün.
Son akşam yemeği için Como’ya dönüş Trattoria del Glicine (Leziz pizzalar ve makarnalarla harika bir kapanış!)
Como’da Her Bütçeye Uygun En İyi Restoranlar | Lezzet Rehberi
Como’da Yemek Molası: Göl Manzaralı Lezzetler
💰 Bütçe Dostu: Pizzeria In Teatro
Eğer “Hem lezzetli olsun hem de cüzdanım zorlanmasın” diyorsanız, Pizzeria In Teatro tam size göre! Ahşap fırından çıkan incecik pizzalar, eriyen mozzarella ve taptaze domates sosuyla adeta bir İtalya klasiği! Margherita ya da Diavola pizzası sipariş edin, yanına da bir Aperol Spritz söyleyin — tamamdır, Como havasına girdiniz bile! Ayrıca mekanın samimi atmosferi de cabası. Fiyatlar makul, lezzet ise olay! 🍕😍
🍝 Orta Segment: Ristorante Sociale
Biraz daha özel bir akşam yemeği istiyorsanız, Ristorante Sociale tam bir klasik! 19. yüzyıldan kalma tarihi binasında hizmet veren bu şık restoran, risotto ve taze makarna konusunda usta. Como Gölü’nden çıkan günlük taze balıkları da mutlaka deneyin. Özellikle safranlı risotto ve kalamar tavsiye edilir! Ortam zarif ama aşırı resmi değil — yani şık ama rahat bir akşam yemeği için ideal. Bir kadeh prosecco eşliğinde göle karşı yemek yemenin keyfi ise paha biçilemez! 🍷✨
🍽️ Lüks: Il Gatto Nero
Hadi biraz şımartalım kendimizi! Como’nun en etkileyici manzaralarından birine sahip olan Il Gatto Nero, gölün yukarısında, tepede bulunuyor. Manzarası öyle bir güzel ki, yemeklerin lezzetini mi yoksa göl manzarasını mı daha çok beğeneceğinize karar veremiyorsunuz. Ev yapımı trüf makarnası ve dana carpaccio şahane! Servis mükemmel, ortam sofistike ama bir o kadar da rahat. Gün batımında gitmeyi unutmayın — hem Instagram’da paylaşmalık kareler, hem de lezzet patlaması garanti! 🍝🍷😎
Sadece restoran önerileri değil, Como’nun yerel lezzetlerine de denemeyi unutma
- Polenta: Kuzey İtalya’nın en klasik yemeği. Yanında yaban mantarı ve peynirle servis ediliyor.
- Risotto al Pesce Persico: Como Gölü’nden çıkan taze balıkla yapılan risotto – kesinlikle denenmeli!
- Gelato: İtalya’nın olmazsa olmazı dondurmayı, Como’nun eski dondurmacılarında tatmak ayrı bir keyif. 🍦
Como Gölü’nde Yapılacak Aktiviteler
- 🚤 Göl Turu: Tekne kiralayarak gölde keyif yapabilir veya vapurla diğer köylere geçebilirsin (Bellagio, Varenna gibi).
- 🏞️ Yürüyüş Rotaları: Como’nun etrafındaki doğa yürüyüşü rotaları nefes kesici. Özellikle Brunate’ye çıkan rota ve Volta Feneri’ne (Faro di Volta) giden patika harika manzaralar sunuyor.
- 🚠 Teleferik Deneyimi: Como’dan Brunate’ye çıkan teleferik (Funicolare Como-Brunate), Como Gölü’nü kuşbakışı görmek için mükemmel bir fırsat.
Como’nun diğer tarihi ve sanatsal zenginlikleri
- Porta Torre: 12. yüzyıldan kalma bu taş kule, Como’nun tarihine açılan kapı gibi.
- Basilica di San Fedele: Romanesk tarzındaki bu bazilika, gotik detayları ve freskleriyle büyüleyici.
- Volta Tapınağı (Tempio Voltiano): Elektriği keşfeden Alessandro Volta’nın anısına yapılmış bu müze, bilime meraklı olanların ilgisini çekebilir.
- Pinacoteca Civica: Orta Çağ’dan kalma eserler ve Como’nun sanat tarihini sergileyen küçük ama etkileyici bir müze.
- Como Tiyatrosu (Teatro Sociale): Burası 1813’te açılmış, yani İtalya’nın en eski tiyatrolarından biri! Bir etkinliğe denk gelirsen harika olur.
Como’nun Ünlü Villaları ve Bahçeleri
- Villa Olmo: Neoklasik tarzda yapılmış bu villa, etkileyici bahçesi ve göl manzarasıyla göz kamaştırıyor.
- Villa del Balbianello: Hollywood filmlerinde (James Bond, Star Wars) gördüğümüz bu villa, göle uzanan muhteşem bahçeleriyle büyüleyici.
- Villa Carlotta: Bellagio yakınlarında bulunan bu villa, hem sanat koleksiyonları hem de botanik bahçeleriyle çok etkileyici.
Como’da Alışveriş ve El Yapımı Ürünler
- Como İpeği: Dünyanın en kaliteli ipekleri Como’da üretiliyor. Ufak butikler ve dükkânlardan eşarplar ve fularlar alabilirsin.
- El Yapımı Seramikler: Göl kenarındaki küçük dükkânlarda benzersiz tasarımlar bulabilirsin.
- Antika Pazarları: Özellikle hafta sonları kurulan pazarlar, eski kitaplar, tablolar ve vintage ürünler için harika bir fırsat.
Como’nun Tarihi: Roma’dan İpek Yollarına Uzanan Hikâye
Como’nun tarihi öyle uzun ki, anlatmaya kalksak gölün suları yetmez! 😎 Şehir, M.Ö. 1. yüzyılda Romalılar tarafından kurulduğunda, burası önemli bir ticaret merkeziymiş. Yani Roma döneminde burası sadece güzel manzaralarıyla değil, stratejik konumuyla da dikkat çekiyormuş.
Orta Çağ’a gelindiğinde Como, Milano ile kapışmalara girişmiş – o dönem biraz çalkantılı geçmiş ama neyse ki Visconti Ailesi işin kontrolünü ele alınca şehir toparlanmış. İşte o dönemde Como’nun göz bebeği olan Como Katedrali inşa edilmeye başlanmış – yani buraya adım attığınızda yüzlerce yıllık bir emeğin içine giriyorsunuz! 15 yüzyılda ise Como’nun kaderi değişmiş – ama savaşla değil, ipek sayesinde! Como’nun ipeği o kadar meşhur olmuş ki, Avrupa’nın dört bir yanından bu incecik kumaşlar için sipariş yağmış. Bugün Como’daki butiklerde gördüğünüz o şık ipek fularların kökeni işte buraya dayanıyor.
Ve tabii ki Alessandro Volta’yı unutmayalım! Adam bildiğiniz elektrik pilini keşfetmiş! (Evet, Volta pili işte buradan çıkıyor!) Yani Como sadece gölüyle değil, bilimle de adını tarihe yazdırmış. 😎⚡
Bugün Como, tarihi dokusu, ipek mirası ve nefis göl manzarasıyla tam bir İtalya klasiği! Burada her sokakta bir tarih, her köşede bir lezzet saklı – yani Como’yu keşfetmek demek, zamanda bir yolculuğa çıkmak demek. 🚤✨
Como’ya Nasıl Gidilir? 🚆✈️🚗
Como’ya ulaşmak aslında sandığınızdan daha kolay! Hadi bakalım, hangi yolu seçerseniz sizi neler bekliyor bir göz atalım:
✈️ Uçakla: Como’ya en yakın havaalanları:
- Milano Malpensa Havalimanı (MXP): Como’ya yaklaşık 50 km mesafede. Havalimanından Como’ya direkt tren ya da shuttle seçenekleri var.
- Milano Linate Havalimanı (LIN): Yaklaşık 65 km mesafede. Buradan Milano şehir merkezine gidip, oradan trenle Como’ya geçebilirsiniz.
- Bergamo Orio al Serio Havalimanı (BGY): Bütçe dostu uçuşların favorisi! Como’ya yaklaşık 90 km mesafede. Önce Milano’ya, ardından trenle Como’ya geçebilirsiniz.
🚆 Trenle: İtalya’da tren ağı oldukça gelişmiş, o yüzden tren en pratik ve keyifli seçeneklerden biri: Milano Centrale İstasyonu’ndan Como’ya trenle 30-40 dakika içinde ulaşabilirsiniz. Trene atlayın, kahvenizi alın, camdan göl manzarasını izleyerek keyif yapın! ☕🚉
🚗 Araba ile:
- Milano’dan Como’ya arabayla gitmek yaklaşık 45 dakika sürüyor (trafiğe dikkat!).
- Como Gölü’nün etrafında araba kullanmak başta biraz göz korkutucu gelebilir ama göl manzaraları öyle güzel ki her virajda “İyi ki gelmişim!” diyeceksiniz. 🚗💨
- Otopark biraz sıkıntı olabiliyor, bu yüzden erken gitmek ya da şehir merkezinin dışına park etmek daha kolay olur.
🚤 Tekne ile: Eğer farklı bir deneyim arıyorsanız, Milano’dan trenle Varenna veya Bellagio’ya gidip, oradan vapurla Como’ya geçebilirsiniz. Hem romantik hem de manzara garantili! 🚤❤️