Asurlular az sayıda müstakil heykel yapmışlardır. Bunlar; iri yarı gardiyan figürleri, aslanlar ve kanatlı yaratıklar, sakallı insan kafaları ve çoğunlukla insan başlı Lamassu’lardır. Asur mitolojisinde yer alan efsanevi bir yaratıktır. Bu heykeli kutsal mekanların önüne koyarak orayı korunaklı hale getirdiklerine inanırlar. National Georaphic’in hazırladığı belgeselde bugun birçok ünlü müzede sergilenen ( British Museum, Metropolitan, Louvre gibi) Asur eserlerinin Osmanlı döneminde yarı casusluk yarı arkeolojik kazı altında nasıl götürüldükleri anlatılıyor.
YouTube Kanalımıza Abone OlunLamassu’lar dikdörtgen bir bloğun iki tarafına, yüksek rölyefle kabartılmıştır ve kafaları etkileyici bir biçimde yapılmıştır. Ayrıca beş bacakları vardır, böylece iki taraftan da bir bütün halinde görülebilirler.
Bunlar krallık kapılarında bulunurlar. Bu, Anadolu’dan gelen bir mimari üsluptur. Bazı kaynaklar ise kafasının insan, vücudunun boğa, ayaklarının deve ve kanatlarının kartal kanadı olduğunu söylemektedir.
Bugünkü Irak’ta yer alan Nemrud ve Ninova antik kentlerindeki Asur kalıntıları, 1840’larda burada diplomat olarak bulunan Henry Austen Layard tarafından ortaya çıkarılmıştı. Osmanlı imparatorluğunu zor bir döneminden faydalanarak antik kentlerde sökülen parçalar bulundukları bölgeden alınarak müzelere taşınmış.
Irak asıllı Ameriaklı sanatçı Michael Rakowitz, Irak’ın Musul kentinde IŞİD tarafından 2015’te yıkılan Lamassu isimli kanatlı boğa heykelinin kopyasını yaptı.
İngiltere’nin başkenti Londra’daki Trafalgar Meydanı’nda açılışı yapılan ve sanatçının 10 bin boş hurma şerbeti kutusu kullanarak yaptığı heykel, tarihseverlerin akınına uğradı.
Eser, 2020 yılına kadar Trafalgar Meydanı’ndaki ‘Dördüncü Sütun’ isimli kaidede sergilenecek.