Longoz ormanları, İğneada Trakya bölgesinin Karadeniz sahiline bakan en şirin beldelerinden biri. Kırklareli’nin Demirköy ilçesine bağlı bu güzel belde İstanbul’a 250 km., Kırklareli Merkez’e 97 km. ve Edirne’ye 165 km. mesafede.
Kendinizi devasa ağaçların arasında kaybolmuş, yaprakların arasında süzülen ışık hüzmelerini izlerken hayal edin. Ayaklarınızın altında yumuşacık bir toprak, etrafınızda binbir çeşit kuş sesi… Longoz, aslında su basar ormanı demek. Yani, kışın ve ilkbaharda suların yükselmesiyle oluşan, ağaçların adeta göl içinde yüzdüğü bir ekosistem. Türkiye’de bunun en güzel örneklerinden biri. Ormana girer girmez başka bir dünyaya adım attığınızı hissediyorsunuz. Devasa ağaçlar arasında yürürken kurbağaların suya atlarken çıkardığı sesleri duyuyor, ardıç kuşlarının cıvıltıları eşliğinde bir masalın içine düşmüş gibi oluyorsunuz. Hele bir de kano turu yaparsanız, kendinizi Amazonlarda sanabilirsiniz! (Tamam, biraz abarttım ama hissiyat öyle gerçekten.)
Buraya gelirken yanınıza mutlaka yürüyüş ayakkabılarınızı alın çünkü keşfedilecek o kadar çok yer var ki! Mert Gölü, Hamam Gölü, Saka Gölü derken kendinizi doğanın kucağına bırakıyorsunuz. Hatta şanslıysanız tilki, yaban domuzu ya da su samuru bile görebilirsiniz! (Ama sakin olun, onlar bizden daha çok korkuyor.)
Ve tabii ki, İğneada’nın o efsane sahilini unutmayalım! Sabah Longoz’da yürüyüş, öğleden sonra deniz keyfi… Daha ne olsun? Dönüşte ise mutlaka yöresel lezzetlerden deneyin. Karadeniz kıyısında olduğumuz için taptaze balık ve mısır ekmeği müthiş bir ikili!
Eğer hâlâ gitmediyseniz, listenize ekleyin. Çünkü Longoz Ormanları, bir doğa harikası olmasının yanı sıra ruhunuzu dinlendiren, sizi şehrin gürültüsünden koparıp bambaşka bir dünyaya götüren büyüleyici bir yer. Kim bilir, belki de buraya gidince kendi hikayenizi yazarsınız!
Gezi yazısını okumadan önce 1 dakikada İğneada turu atmak ister misiniz ?
İğneada’ya ulaşmak için birden fazla yol alternatifi mevcut. Bilhassa Ankara ya da Bursa tarafından geliyorsanız; Tem otoyolunu takip edip Lüleburgaz gişelerinden geçtikten sonra Pınarhisar, Demirköy, İğneada rotasını takip edebilirsiniz. Bu sizi İğneada’ya ulaştıracak en kısa yoldur.
Eğer İstanbul üzerinden geliyorsanız ilk durağınız Çerkezköy. Daha sonra sırasıyla Vize, Poyralı ve Demirköy ve sonrasında da İğneada’ya ulaşabilirsiniz.Özel aracınız yoksa otobüs alternatifini kullanabilirsiniz. İğneada’ya sık sık otobüs seferleri de düzenleniyor.
İğneada’da konaklayabileceğiniz otel ve pansiyonlar mevcut ama bunun yanında kamp yapmak için de ideal noktalardan biri. Eğer gerçekten doğayla başbaşa kalmak niyetindeyseniz, çadırınızı ve uyku tulumunuzu kapıp İğneada’ya doğru yola çıkabilirsiniz. Kamp açısından cennet burası 🙂
Longoz Ormanları Milli Parkı
Tam 3155 hektarlık muhteşem bir milli park burası. Longoz ormanları Istranca Dağları’ndan Karadeniz’e akan derelerin taşıdığı alüvyonların birikmesiyle oluşmuş. Bu tarz ekosistemlere Longoz yani subasar deniyormuş. Üstelik burası hem Avrupa hem de Türkiye’de en iyi korunmuş longoz ormanlarından biri. Biyolojik çeşitliliğiyle eşsiz bir alan, mutlaka ziyaret etmeli ve uzun uzun vakit geçirmelisiniz.

İğneada’da 9 tane ücretli kamp alanı bulunuyor. Bunlar arasında en popüler olanlardan biri Longoz Ormanları milli parkı kamp alanı. Tam bir doğa harikası ve konaklayanlara trekking ve kano gibi imkânlar da sunuyor. Longoz ormanları 1000’den fazla canlıya ev sahipliği yapıyor. Dolayısıyla her an tatlı bir sürprizle karşılaşabilirsiniz. Hem çadır hem de karavan için uygun bir alan burası. Burada Wc, duş, elektrik gibi imkânlar mevcut. Yeme-içme ihtiyaçları kısmını kamp alanına gelmeden önce halletmeniz gerekiyor. Göl, dere, deniz, orman… Hepsi bir arada olsun derseniz tam size göre.
5 göl, 544 çeşit bitki, 46 tür canlı, 25 cins sürüngen, 50 tür memeli, 30 çeşit tatlı su balığı, 20 tür deniz balığı ve 219 çeşit kuş barındıran longoz ormanları ile doğa severlerin kesinlikle kaçırmaması gereken bir yer. Detaylar için; http://igneada.tabiat.gov.tr
Mert Gölü
Bir diğer tercih edilen kamp alanı da Mert Gölü kıyısında bulunan ücretli kamp alanı. Burası da doğa ile başbaşa kalacağınız, gölde kano keyfi yapabileceğiniz bir alan. WC, duş, elektrik gibi imkânlar yok. Kamp alanının girişinde küçük bir çeşme ve tuvalet var yalnızca. Dolayısıyla her anlamda hazırlıklı olmanız gerekiyor.
Ayrıca Mert gölünden kanolar ile Longoz ormanlarının içine kadar gidebilirsiniz. Hakkı ile Longoz ormanlarının içine gidip gelmek kano ile 1,5- 2 saat sürüyor. Göl maksimum 2 metre olduğu için tehlikeli bir durum yok. Fakat giderken bir heyecan kürek çekmek kolay oluyor fakat dönüş biraz yorucu olabiliyor. 🙂 Kürek çekerken dizler biraz ıslanıyor. Hava sıcak ise yanınıza su almak iyi olabilir.
Longoz ormanlarında kano yapmak için sadece Mert gölünün oradan kiralanan kanolara binmeniz gerekiyor. Kişi başlı 50TL. Detaylı anlatıyorlar. Daha önce binmeseniz bile kullanabilirsiniz. Uzun tur yapmayım derseniz Mert gölünde kısa bir tur yapmakta mümkün. Farklı göllerde de kano yapılıyor fakat Longoz ormanlarının içine giden sadece Mert gölünden kalkanlar.
Göller açısından zengin bir bölge olunca, göl kenarında kamp alternatifi de çok oluyor tabi. Bir diğer ücretli kamp alanı Pedina Gölü kenarı. Yalnız göl deyince derin bir su birikintisi düşünmeyin çünkü henüz kurumasa da suyu çok azalmış durumda. Bunun sebebi de bentlerinin yıkılması, haliyle de su biriktirememesi. Burada herhangi bir tesis, Wc, duş ve elektrik bulunmuyor. O yüzden yine hazırlıklı gitmekte fayda var.
Dupnisa Mağarası (Sulu Mağara)

İğneada’da gezebileceğiz yerlerin başında Dupnisa Mağarası geliyor. Burası dört milyon yıldan beri oluşmakta. Toplam uzunluğu 2700 mt civarında. Üst katında Kız mağarası ve Kuru mağara yer alıyor. Alt katında ise (yaklaşık 50-60 mt aşağıda) Sulu mağara yani Dupnisa mağarası yer alıyor. Bu mağarayı gezmek istiyorsanız üzerinize kalın bir şeyler almayı ihmal etmeyin çünkü Dupnisa’nın sıcaklığı ortalama 10 derece. Doğanın imzasını burada da göremk mümkün. Temiz güzel aydınlatılmıi bir mağara.
Longosphere Glambing

Doğa ile bir olmayı seviyor ama konforunuzdan vazgeçmek istemiyorsanız tam size göre br önerim var. Biz bu tesise bayıldık hem doğa içindesiniz hemde lüks ağaç ve çadır evlerde konforunuzu koruyorsunuz. Çok şirin çadır evleri var. Tesisde herşey var. Havuz, kafeler, çoçuklar için macera parkları, rehber eşliğinde trekking aktiviteleri. Hatta Istıranca dağlarına safari turları bile yapıyorlar. Fakat bu turun rotasını önceden konuşmakta fayda var. Kalabalık olunca turu biraz kısa tutabiliyorlar.
Sisli Vadi Kamp Alanı

Burası harika ötesi bir kamp alanı, ortasında küçük bir göl etrafında ahşap çiftlik evleri var. Kamp için gerekli olan her türlü ekipman desteği sağlıyorlar. Biz karavan ile kaldık. Sabah az 500 kazın gölde yaptıkları karegroafi ile güne başlıyorsunuz. Muhteşem doğa, harika tesis. İsterseniz ahşap çiftlik evlerinde de kalabilirsiniz. Zor bulduk ama en beğendiğimiz kamp alanı oldu.
İğneada Feneri – Karadeniz’in Sessiz Bekçisi

Bu fener Limanköy Feneri olarak da biliniyor. İğneada fenerinin en önemli özelliklerinden biri Karadeniz’in en batısında bulunan fener olması ve sınır&rota feneri olarak iki görevi de üstlenmesi. Bu fener, 19. yüzyılda Osmanlı İmparatorluğu tarafından, Fransız mühendislerine yaptırılmış. Osmanlı’nın Karadeniz’deki deniz trafiğini güvenli hale getirme çabalarının bir parçası olarak inşa edilen fener, yıllardır gemicilere rehberlik etmeye devam ediyor. Fransızlar tarafından inşa edildiği için yerel halk tarafından “Fransız Feneri” olarak da anılıyor. Zaman içinde çeşitli onarımlar görse de, fenerin tarihi dokusu ve denize karşı dimdik ayakta duruşu hala büyüleyici. Fenerin bulunduğu noktadan Karadeniz’in sonsuz ufkuna bakabilir, dalgaların kayalara çarpışını izleyerek huzur bulabilirsiniz.
İğneada Off Road Safari

İğneada’da yapılacak aktivitelerden biri de buggy safari-off road. İki kişilik araçlar ile orman için heyecanlı bir tur yapıyorsunuz. Atv benzeri araçlar. Hiç kullanmadım diye endişe etmeyin. Çok rahat kullanması. Tur, rehber araç eşliğinde konvoylar halinde ilerliyor. Trafiğe kapalı, orman içinde çukurlardan engellerden geçerek tam off road demesekte benzeri bir deneyimi yaşıyorsunuz. Kirlenmekten keyif almanız gerektiğini özellikle hatırlatmam lazım. Çünkü çukur tepe derken bazı yerlerde çamurla fazlaca samimi oluyorsunuz. Onun için tur başında plastik elbise, galos ve gözlük satıyorlar. Biraz pahalı düşünüyorsanız giderken yanınıza alın. Tur başlamadan zamanı ve parkuru mutlaka netleştirin. Bazen gruplar çoğaldıkça turları kısa tutuyorlar.
Beğendik Kamp Alanı
Ücretsiz kamp alanlarından ilki Beğendik kamp alanı. İğneada’ya vardığınızda kuzeye doğru 14 km’lik küçük bir yolculuktan sonra Beğendik kamp alanına ulaşacaksınız. Burası hem çadır hem de karavana uygun bir kamp alanı. Köy merkezinde ihtiyaçlarınızı satın alabileceğiniz yerler de mevcut. Yakınlarında köy halkının işlettiği küçük ve salaş mekânlarda yemek ihtiyacınızı giderebilir, yöresel lezzetleri tadabilirsiniz. Sakin ve huzurlu vakit geçirmek istiyorsanız eğer, burası tam size göre. Orman havasını içinize çekin, denizin keyfini çıkarın, hatta balık tutun. Burayı tercih edecekseniz Beğendik köyünü gezmeyi de ihmal etmeyin. Şanslıysanız sabahlara kadar süren düğünlerden birine denk gelebilirsiniz. Beğendik köyü Bulgaristan sınır kapısına oldukça yakın. İsmi de Mustafa Kemal Atatürk’ten geliyor. Atatürk’ün köy ziyareti sırasında ona ‘Köyü beğendiniz mi paşam?’ diye soruyorlar, ‘Beğendik’ cevabını aldıklarında da köyün ismi koyuluyor. En azından rivayet bu yönde. Beğendik köyü domuz, karaca,çakal, tilki ve ceylanlar için de doğal bir yaşam alanı. Bu yaşam alanlarının olduğu bölgelerde kamp yapma izni yok.
Limanköy Bakırdere
Bir diğer ücretsiz kamp Limanköy Bakırdere kanyonundaki kamp alanı. Burası da tam bir doğa harikası ama eğer yükseklere tırmanacak bir aracınız yoksa, yürümek için yaklaşık 3 km’lik bir yol sizi bekliyor. Macera severlerin çok seveceği bir alan burası. Karavan için de uygun. Herhangi bir tesis ve WC yok. Dolayısıyla giderken tüm ihtiyaçlarını hazırlayıp gitmeniz gerek.
Aşıklar Plajı
Ve İğneada’daki ücretsiz son kamp alanı; Âşıklar Plajı. Berrak suyu, kum plajı ve kolay ulaşımı ile tercih edilen alanlardan biri. Burada da herhangi bir tesis yok, o yüzden yiyecek-içecek ihtiyaçlarınızı buraya gelmeden karşılamalı ve hazırlıklı olmalısınız.
Derviş Ali Baba Türbesi – Longoz Ormanları’nın Huzur Dolu Köşesi
İğneada’ya komşu Avcılar köyünde bulunuyor Derviş Ali Baba Türbesi. Derviş Ali Baba’nın İstanbul’da bulunan Telli Baba ve İğneada limanında bulunan Liman Baba’nın kardeşi olduğu rivayet ediliyor. Yaklaşık 300 yıldır var olan bu türbe hem yerli halk hem de turistler tarafından sık sık ziyaret ediliyor.
Derviş Ali Baba’nın kim olduğu konusunda çeşitli rivayetler var. Osmanlı döneminde yaşamış, bölgeye manevi öğretileriyle huzur getirmiş bir derviş olduğu söylenir. Bazı kaynaklara göre Bektaşi tarikatına mensup olduğu düşünülen Derviş Ali Baba, bu bölgede yaşamış ve halk arasında bilge kişiliğiyle tanınmış.
Pınarhisar Kalesi – Longoz Ormanları’na Yakın Tarihi Bir Hazine

İğneada Longoz Ormanları’nın büyüleyici doğasını keşfederken, sadece doğa ile değil, tarihle de iç içe bir yolculuk yapmak isteyenler için Pınarhisar Kalesi harika bir durak. Kırklareli’nin Pınarhisar ilçesinde yer alan bu tarihi kale, Longoz Ormanları’na yaklaşık 50 km uzaklıkta olup bölgenin en önemli tarihi yapılarından biri. Kalenin tarihi, Bizans dönemine kadar uzanıyor. Ortaçağ boyunca stratejik bir savunma noktası olarak kullanılan kale, Osmanlı döneminde de önemini korumuş. Kırklareli’nin Trakya toprakları üzerinde yükselen en eski kalelerinden biri olan Pınarhisar Kalesi, zaman içinde bazı bölümleri yıkılmış olsa da hala ihtişamını koruyor.
Zindan Dere Şelaleleri – Longoz Ormanları’nın Saklı Cenneti
Longoz Ormanları’nın içinden geçerek ulaşılan bu şelale, etrafındaki sık orman dokusu, kayalık geçişleri ve tertemiz suyu ile adeta bir doğa harikası. Bölgeyi özel kılan şey, şelaleye ulaşırken geçtiğiniz patika yollar, dere boyunca uzanan yemyeşil bitki örtüsü ve size eşlik eden kuş cıvıltıları.
Şelalenin suları yaz aylarında bile serin kalıyor, bu yüzden sıcak havalarda buraya gelip serinlemek harika bir fikir olabilir. Küçük göletlerin oluşturduğu doğal havuzlarda suya girerek doğanın sunduğu bu eşsiz keyfi yaşayabilirsiniz. Şelalenin döküldüğü küçük göletler ve çevresindeki doğal yaşam, fotoğraf severler için harika kareler sunuyor. Doğanın tam ortasında, serin suların akışını yakalamak isteyenler için mükemmel bir yer.
Zindan Dere Şelaleleri, İğneada Longoz Ormanları’na oldukça yakın bir konumda. Kırklareli’nin Demirköy ilçesi sınırlarında yer alıyor. Şelaleye ulaşmak için Longoz Ormanları’ndan araçla yaklaşık 15-20 dakikalık bir yolculuk yapıp ardından kısa bir yürüyüşle varabilirsiniz. Yol biraz engebeli olabiliyor, bu yüzden uygun ayakkabılar giymek önemli. Karadeniz’in vahşi doğasının içinde bir vaha gibi parlayan Zindan Dere Şelaleleri, sizi tüm stresinizden arındıracak ve doğayla bütünleşmenizi sağlayacak.
Mono Petro Kayalıkları – Karadeniz’in Yalnız Taşı

İğneada sahillerine bakan Mono Petro Kayalıkları, güçlü dalgalarla şekillenmiş sert kaya yapısıyla dikkat çeken bir oluşum. “Mono Petro”, Yunanca’da “Tek Taş” anlamına geliyor ve gerçekten de tek başına denizin ortasında dimdik duran bir kaya kütlesini andırıyor.
Bu kayalık, hem coğrafi yapısıyla hem de etkileyici atmosferiyle ziyaretçilerini büyülüyor. Karadeniz’in hırçın dalgaları bu kayalıklara çarpıp köpük köpük yükselirken, etrafını saran kuş sesleri ve rüzgarın uğultusu doğanın kudretini tam anlamıyla hissettiriyor. Kayalıkların bulunduğu noktaya geldiğinizde göz alabildiğine uzanan deniz manzarası karşısında büyülenmemek imkansız. Özellikle gün batımında burada olmak, doğanın sunduğu en güzel anlardan birine tanıklık etmek demek.
Mono Petro Kayalıkları’na ulaşım için İğneada’dan kısa bir tekne yolculuğu yapmak gerekiyor. Burası doğa yürüyüşleri ve keşif ruhu taşıyanlar için harika bir durak. Eğer İğneada Longoz Ormanları’na kadar gelmişseniz, bu eşsiz doğa harikasını da mutlaka görmelisiniz!
Karadeniz’in az bilinen ama doğasıyla büyüleyen köşelerinden biri olan Mono Petro Kayalıkları, doğayla baş başa kalmak, dalgaların gücünü hissetmek ve etkileyici bir manzara izlemek isteyenler için mükemmel bir rota!
Comments (2)
zindan dere şelalesi demirköy mesafesi yanlış
Yapıcı düzeltmeniz için teşekkür ederim. Kontrol ediyorum.