İçindekiler
Samos, bir diğer adı ile Sisam ya da Susam Adası olarak da biliniyor. Ege Denizi’nin mavi sularında gizlenmiş Samos Adası, zengin tarihi mirası, nefes kesici doğal güzellikleri ve misafirperver halkıyla büyüleyici bir tatil destinasyonu. Efsanevi Pisagor’un doğum yeri olan bu ada, antik kalıntılar, pitoresk köyler ve berrak plajlarıyla her gezginin hayalini süslüyor. Samos Adası’nı keşfederken, her adımda yeni bir macera ve eşsiz bir deneyim sizleri bekliyor.
Ege sularında, Dilek Yarımadası’nın karşı komşusu Samos. Dilek Yarımadası Aydın’ın Kuşadası ilçesinde bulunuyor. Dilek Yarımadası ve Samos arasındaki mesafe oldukça yakın, yaklaşık 2 km. Tarih sayfasına baktığımızda, Samos Yunanistan’ın Osmanlı Devleti’nden aldığı son ada olarak da biliniyor. Samos, geçmişte kurulan on iki İyon kolonisinden biri ve aynı zamanda Yunanistan adalar sıralamasında büyüklük açısından sekizinci sırada yer alıyor. Yaklaşık 478.000 kilometrekare yüz ölçüme sahip. Samos adasının başkenti Vathi.
Samos Adası, her biri kendine özgü cazibesi ve hikayesi olan bölgeden oluşuyor. Vathi, Marathokampos, Pythagorion ve Karlovasi. Vathi, adanın kalbi olarak biliniyor ve canlı atmosferiyle ziyaretçilerini cezbediyor. Marathokampos, etkileyici doğası ve sakin plajlarıyla huzur arayanların adresi. Tarihi ve kültürel zenginlikleriyle ünlü Pythagorion, antik dönemin izlerini günümüze taşıyor ve ünlü filozof Pisagor’un doğum yeri olarak biliniyor. Karlovasi ise, hem modern hem de geleneksel unsurları harmanlayan yapısıyla adanın diğer yüzünü sunuyor.
Samos’dan Bunları Yapmadan Dönmeyin!
- UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Pythagoreion ve Heraion antik kentleri ziyaret ederek adanın zengin tarihini keşfedin. Pisagor’un anısına yaptırılmış Pythagoras Heykeli’ni görün ve Dikea Kupa (Pisagor’un Adalet Kupası) alın.
- Pisagor Mağarasını mutlaka görün.
- Tanrıça Hera’ya adanan büyük Sisam Heraionu mabedini gezin.
- Herodotos’un dünyanın 8. harikası olarak anlattığı Eupalinos Tünelini ziyaret edin.
- Panagia Spiliani Manastırı, Moni Vronta Manastırı, Agia Zoni Manastırı, Aya Nikola Kilisesi, Metamorphosis Kiliselerini ziyaret edin. Ama zamanınız kısıtlıysa Panagia Spiliani Manastırı ve Moni Vronta Manastırı’nı öncelikli olarak görmenizi öneririm.
- Potami Şelalelerinde cırcır böceklerinin sesini dinleyin, kendinizi doğanın kucağına bırakın ve serin sularında yüzün.
- Zorlu gidiş yoluna rağmen Mikro Seitani Plajında yüzmenin keyfini çıkarın.
- Samos’un en güzel koylarından Lemonakia plajında yüzün.
- Tsamadou Plajında yüzmeyi ihmal etmeyin. (Küçük bir not: Üç plajdan en sağdaki çıplaklar plajı.)
- Karlovasi köyünde sakin birkaç saat geçirin.
- Kokkari köyünün şirin ve pitoresk sokaklarında gezip, sahil boyunca deniz ürünleri tadın.
- Manolates köyünün el emeği ürünlerini keşfedin ve tepeye çıkarak manzaranın keyfini çıkarın.
- Sarımsak, zeytinyağı, kaya tuzu, deniz suyu ve beyaz şarapla sotelenen karidesleri mutlaka deneyin.
- Vakakis Şaraphanesi turlarına katılarak nefis şarapların tadımına katılın.
- Samos Şarap Müzesiniz ziyaret edin.
- Ege’nin ikinci en yüksek zirvesine sahip olan Kerkis dağına gidin. Burada ATV turu da yapabilirsiniz.
Samos Adası’nda Gezilecek Yerler
Pythagorion
Antik Pythagoreio’nun Kalıntılarıyla Zaman Yolculuğuna Çıkın
Samos Adası’nın güney kıyısında yer alan Pythagoreio, tarih ve doğanın eşsiz bir karışımını sunuyor. Bu antik yerleşim, ünlü filozof ve matematikçi Pythagoras’ın doğum yeri olarak biliniyor ve MÖ 6. yüzyıla kadar uzanan zengin bir geçmişe sahip. Pythagorion 1955 yılına kadar Tigani ismiyle anılmış, 1955 yılına gelindiğinde ünlü matematikçi ve filozof Pisagor’u onurlandırmak için ismi Pythagorion olarak değiştirilmiş.
Gününüze, antik limanın çevresinde bir yürüyüşle başlayın. Bu liman, antik dönemde önemli bir ticaret merkeziymiş ve bugün bile tarihi dokusunu koruyor. Limanın çevresinde dolaşarak, antik surların ve liman yapılarının kalıntılarını keşfedebilirsiniz. Burası Akdeniz’in ilk insan yapımı limanı olarak biliniyor. 1824 yılında Türk donanmalarından korunmak için yapılan Lykurgos Kalesi de burada bulunuyor. Kale günümüze kadar sağlam gelememiş ne yazık ki. Surları ve içerisindeki bazı bölümleri yıkılmış ancak virane halde değil, ziyarete açık. İçerisinde ayrıca bir de müze bulunuyor.
Pythagorion aynı zamanda UNESCO’nun dünya mirası listesinde de yer alıyor. Burada keyifli sahil yürüyüşleri yapabilir, Samos’a özgü restoran ve kafelerde zaman geçirebilirsiniz.Limanın hemen yanında yer alan Pythagoras Heykeli ise, adanın ünlü evladına bir saygı duruşu niteliğinde.
Antik Tiyatro’yu ziyaret etmeyi unutmayın. Bu tiyatro, binlerce yıl önce düzenlenen gösterilere ev sahipliği yapmış ve bugün bile etkileyici bir şekilde ayakta duruyor. Tiyatronun hemen yanında, Roma Hamamları yer alıyor. Bu hamamlar, antik Roma döneminin lüks ve konfor anlayışını gözler önüne seriyor. Hamamların mozaik zeminleri ve antik mimarisi, o dönemin yaşam tarzına dair ipuçları sunuyor.
Pythagoras’ın mezarı, mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri. Bu mezar, büyük filozofun anısına yapılmış ve sade ama etkileyici bir yapı. Mezarı ziyaret ederken, Pythagoras’ın matematik ve felsefe dünyasına yaptığı katkıları düşünmek, bu tarihi mekanı daha da anlamlı kılacak.
Pisagor neden bu kadar ünlü derseniz?
Pythagoras, antik Yunan matematikçisi ve filozof. En ünlü katkısı Pisagor Teoremi olarak bilinen üçgenlerin dik kenarlarının karelerinin toplamı ile hipotenüsün karesi arasındaki ilişkiyi ortaya koyması. Bu ilişki, geometri ve inşaat gibi pratik alanlarda çok kullanılmış ve matematikte temel bir ilke olmuş.
Hera Tapınağı
Pythagoreio’daki Hera Tapınağı da listenizde olmalı. Hera Tapınağı, antik Yunan mitolojisinin en önemli tanrıçalarından biri olan Hera’ya adanmış. Tapınak, muazzam sütunları ve detaylı oymalarıyla antik Yunan mimarisinin en güzel örneklerinden biri. Tapınağın çevresinde dolaşırken, Hera’nın gücünü ve zarafetini hissedebilirsiniz. (Yunan tanrılarının kraliçesi ve Zeus’un karısı. Hera, evliliği, doğurganlığı ve ailevi düzeni simgeliyor. Zeus’un en güçlü ve kıskanç tanrıçası aynı zamanda kardeşi)
Bu tapınak Pythagorion’un şehir merkezine yaklaşık 6 km mesafede bulunuyor. Günümüzde tapınaktan yalnızca tek bir sütun kalmış durumda, tıpkı Artemis Tapınağı gibi ancak sağlamken Herodot (Halikarnasoslu ünlü tarihçi) burayı Yunanistan’ın en etkileyici ve büyük tapınağı olarak tanımlamış.
Hera Tapınağı iyon tarzında inşa edilmiş ve yapıldığında 115 tane dev sütundan oluşuyormuş. Günümüze kadar yalnızca bir tanesinin ulaşmış olması oldukça üzücü. Efes’teki Artemis Tapınağı’ndan sonra, o dönemde yapılan en büyük iyon tapınağıymış. 30 yıl süren Pers savaşı süresince büyük bir kısmı yıkılmış. Bulunan heykeller arasında en ünlüsü, devasa Kuros heykeli. Ayakta Duran Erkek heykeli olarak da biliniyor. Hera Tapınağı’nın çevresinde çok sayıda antik alan ve küçük tapınak da yer alıyor.
Pythagoreio Arkeoloji Müzesi: Bu müze, Pythagoreio ve çevresindeki kazılardan elde edilen antik eserleri sergiliyor. Müze, MÖ 6. yüzyıldan Roma dönemine kadar uzanan geniş bir koleksiyona sahip.
Samos Folklor Müzesi: Bu müze, Samos’un zengin kültürel mirasını ve halk yaşamını yansıtan eserlerle dolu. Geleneksel giysiler, el sanatları, ev eşyaları ve günlük yaşamda kullanılan aletler gibi objeler, ziyaretçilere Samos’un geçmişine dair bir bakış sunuyor.
Efpalinos Tüneli (Eupalinos Tüneli): Antik mühendislik harikası olan bu tünel, MÖ 6. yüzyılda inşa edilmiş ve dönemin en önemli su taşıma sistemlerinden biri. Tünel, 1 kilometre uzunluğunda olup, iki farklı yönden kazılarak ortada buluşan bir yapıya sahip. Eupalinos Kemeri’nin kazılarına iki ayrı uçtan başlanmış ve orta noktada birleşilmiş.
Potami Şelaleleri’nde Doğayla Buluşun
Doğanın kalbinde yer alan Potami Şelaleleri, sizi serin sularında dinlenmeye davet ediyor. Şelalelerin huzur veren sesi eşliğinde, doğayla iç içe olmanın tadını çıkarın. Çevresindeki yürüyüş yollarında keyifli bir doğa yürüyüşü yaparak, Samos’un doğal güzelliklerini keşfedebilirsiniz.
Karlovasi’de Lezzet Yolculuğuna Çıkın
Samos’un en güzel kasabalarından biri olan Karlovasi’de, yerel lezzetleri keşfedin. Özellikle deniz ürünleri ve adaya özgü tatları deneyimlemek, damaklarınızda unutulmaz bir tat bırakacak. Kasaba, zengin tarihi, güzel plajları ve canlı limanıyla biliniyor. K Ayrıca, kasaba yakınlarında ünlü Potami Şelaleleri ve plajları ziyaret edilebilir. Karlovasi, Samos’un hem tarihi hem de doğal güzelliklerini keşfetmek isteyen ziyaretçiler için ideal bir destinasyon. Karlovasi’deki önemli kiliselerden biri Ayios Nikolaos Kilisesinin bulunduğu yerden ziyaretçilere güzel fotoğraf imkanı sunuyor.
Kokkari’nin Renkli Sokaklarını Keşfedin
Renkli evleri ve şirin kafeleriyle ünlü Kokkari’de, fotoğraf çekmeden ve yerel kafelerde kahve içmeden dönmeyin. Bu kasaba, size adanın ruhunu en güzel şekilde hissettirecek. Kokkari, Samos Adası’nın kuzey kıyısında yer alan ve büyüleyici güzelliğiyle bilinen şirin bir balıkçı köyü. Beyaz badanalı evleri, dar sokakları ve çiçeklerle süslü balkonlarıyla tipik bir Yunan köyü atmosferine sahip. Limanı, renkli balıkçı tekneleri ve liman boyunca sıralanan restoranlar ve kafelerle dolu. Kokkari’nin plajları arasında en popüler olanlar Lemonakia ve Tsamadou. Bu plajlar, temiz suları ve doğal güzellikleriyle ünlü, aynı zamanda rüzgar sörfü ve diğer su sporları için de ideal koşullar sunuyor.
Köyün çevresi, doğa yürüyüşleri ve keşifler için harika fırsatlar sunuyor yeşil tepeler ve zeytin ağaçlarıyla çevrili. Köyde yerel halkın ibadet ettiği birkaç küçük ve güzel kilise bulunmakta.
Samos Plajları
- Tsamadou Plajı: Bu plaj, adanın en ünlü ve güzel plajlarından biri. Turkuaz rengi suları ve doğal güzellikleriyle öne çıkıyor. Sığ suları, yüzme ve güneşlenme için ideal.
- Kokkari Plajı: Kokkari köyünün yakınında bulunan bu plaj, kristal berraklığındaki suları ve çevresindeki kafe ve restoranlarıyla biliniyor. Aktiviteler için de oldukça uygun bir yer.
- Lemonakia Plajı: Tsamadou’ya yakın olan bu plaj da çok popüler. Yemyeşil çevresi ve temiz deniziyle ziyaretçilerini cezbediyor.
- Psili Ammos Plajı: Ada genelinde daha sakin ve doğal kalmayı tercih edenler için ideal bir seçenek. Beyaz kumları ve sessiz ortamıyla dinlenmek için harika bir yer.
- Balos Plajı: Samos’un güneybatı kıyısında yer alan bu plaj, adanın diğer popüler plajlarına göre daha az turistik ve daha sakin bir atmosfere sahip.
- Megalo Seitani Plajı: Samos’un en güzel plajlarından biri Megalo Seitani. Derin suları ve kalın kumu ile oldukça keyifli. Ayrıca Monachus fok balıklarının da uğrak yerlerinden biri, bu yüzden ekolojik park olarak da tanınıyor. Bu sebeple içerisinde bir tesis de bulunmuyor, hazırlıklı gitmenizde fayda var. Potami’den 3 km’lik bir parkuru yürüdükten sonra ulaşabilir ya da Karlovasi limanından kalkan küçük teknelerle de geçebilirsiniz.
- Mikro Seitani Plajı: Samos’un kuzey kıyılarında bulunuyor. Yine Megalo Seitani gibi derin sulara sahip, ayrıca çakıl taşlarına da. Oldukça küçük ama keyifli bir plaj. Tesis bulunmuyor, yine yeme-içme ihtiyaçları için hazırlıklı gitmeniz gerek.
- Svala ( Tsarli ) Plajı: Agios Konstantinos köyüne yakın, derin suları olan ve çakış taşlı bir plaj. Şezlong ve şemsiye hizmeti alabileceğiniz işletmeler mevcut. Ayrıca yeme-içme alternatifleri de bulunuyor.
- Livadaki Plajı: Burası Samos’un en kuytu plajlarından biri, zamanla internet sayesinde tanınsa da bir zamanlar taksiciler bile bilmiyormuş. Berrak suyu, çakıl taşları ile ufak bir plaj. Aynı zamanda sahil kıyısında bulunan tavernalar da gece eğlencesi için size bir alternatif olabilir. Taverna dediğimde, Türkiye’deki tabak kırma eğlencesi gelmesin aklınıza, aslında onlar restoranları taverna olarak adlandırıyor genelde. Yunan müzikleri eşlik ediyor yemeğinize.
Samos Nudist Plajlar
- Mourtia Plajı: Samos’un güneyinde yer alan ve yerel halk arasında bilinen bir nudist plaj.
- Kerveli Plajı: Adanın doğu kıyısında bulunan Kerveli bölgesinde, doğal güzellikleriyle ünlü bu plajda da nudistler için alanlar bulunabiliyormuş.
- Klima Plajı: Samos’un batı kıyısında, Votsalakia bölgesinde yer alan Klima Plajı da nudistler tarafından tercih edilen başka bir seçenek.
Pisagor ( Pythagoras ) Mağarası
Bu mağara, Samos’un batı kısmında, Kerkis Dağı’nın eteklerinde bulunuyor. Kerkis Dağı Ege’nin en yüksek dağı olma özelliğine sahip. Bir efsanesi de var elbette, anlatılana göre; Pisagor Poliktaris’ten kaçarken buraya sığınmış. Poliktaris Samos’un en zalimi olarak anılıyor, Pisagor onun siyasi ve dini çatışmalarına direnerek karşı çıkmış, sonrasında da tutuklanmamak için bu mağaraya sığınmış. Mağaranın hemen üst tarafında, Aziz Paul Latrinos tarafından yaptırılan küçük bir şapel de bulunuyor. Aziz Paul, kendini din işlerine adamış ve bu şapeli Meryem Ana’ya ithafen yaptırılmış. Pisagor Mağarası’na Marathokabos’tan rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Marathokabos Samos’un güney batısında bulunan bir yerleşim yeri. Burada Pisagor mağarası tabelasını gördükten sonra, aracınızla 3-4 km kadar toprak yoldan gitmeniz gerekiyor. Araç yolculuğundan sonra yaklaşık 300 metrelik ufak bir tırmanışın ardından Pisagor mağarası ve şapele ulaşmış olacaksınız.
Meryem Ana Mağarası Manastırı
Bu manastır Panagia Spiliani olarak biliniyor. Tıpkı Pisagor mağarası gibi Kerkis Dağı’nda bulunuyor, kuzeybatısında ve denizden 950 metre yüksekte. Hemen yanında da Kutsal Ruh mağarası yer alıyor. Meryem Ana Mağarası Manastırı, 1586 yılında Hagios Georgios’a ( Aya Yorgi ) ithaf edilmiş. Mağaranın içinde kutsal su ve Meryem Ana’ya ithaf edilmiş küçük bir kilise bulunuyor. Turistik ziyaretlerin dışında, çocuk sahibi olamayan kadınların da sıkça ziyaret ettiği bir yer burası. Mum yakıp, dua ediyorlar ve sonrasında Meryem Ana’nın vesilesi ile çocuk sahibi olacaklarına inanıyorlar. Meryem Ana ve Kutsal Ruh mağaraları ne yazık ki harabe halinde, ancak yine de ziyaret edilebilir kalıntılar mevcut.
Manolates Köyü
Samos’un Seferihisar’a bakan kuzey kısmında yer alan, muhteşem bir dağ köyü Manolates. Ayrıca Samos’un en güzel köylerinden biri. Çınar ağaçlarıyla kaplı dik ve dar yollardan geçerek ulaşıyorsunuz bu güzel köye, bu yüzden bir araca ihtiyacınız var. Tipik Samos köyleri gibi, taş evler, taş merdivenler ve dar sokakları var. Her bir sokağın sonunda sizi çiçek açmış evler kucaklıyor. Doğa yürüyüşü için de tercih edilen yerlerden biri. Üzüm bağlarını ziyaret edip misket üzümlerinin tadına varabilir, dağlardan gelen buz gibi sularından içebilirsiniz.
Vathi
Biraz geride bahsettiğim Samos plajlarının bir çoğu burada bulunuyor. Turistler için gözde bir yer Vathi, aynı zamanda Samos’un en önemli liman kentlerinden biri. Vathi’de hem eski hem de yeni binaları görmeniz mümkün, oldukça yoğun bir yerleşim yeri. En canlı yeri ise; Limin Vatheos. Burası Kato Vahti olarak da biliniyor. Samos’un turistik ve tarihi açıdan önemli bir çok yeri Vathi’de bulunuyor.
Samos’te Ne Yenir?
Yunan adalarındasınız ve bunu söylediğimizde akla ilk gelenlerden biri, elbette nefis Ege mezeleri ve deniz ürünleri. Samos’a geldiğinizde güneşte kurutulmuş ahtapot denemeyi unutmayın. Masanızda Greek Salad’a mutlaka yer verin ve Samos’a özgü bir nohut köftesi olan revitokeftes’i denemeyi unutmayın. Yine özel bir lezzet olan kurutulmuş ringa balığını da denemelisiniz. Eğer saganaki severlerdenseniz mutlaka kızartma olarak belirtin çünkü Samos’un bazı bölgelerinde bunu güveçte yaparlar. Ancak galeta ununa bulanıp kızartılmış saganakinin de tadı bir başkadır.
Bütçelere Göre Restoran Önerileri
Bütçe Dostu Restoranlar:
- Taverna Glaros: Vathy şehrinde geleneksel Yunan yemeklerini uygun fiyatlarla sunuyor.
- Taverna Akrogiali: Kokkari köyünde deniz ürünleri ve yerel lezzetlerle uygun fiyatlı bir seçenek.
Orta Segment Restoranlar:
- Aegean Restaurant: Pythagorion şehrinde Ege mutfağından lezzetler sunan orta fiyatlı bir restoran.
- Kouros Restaurant: Vathy’de kaliteli Yunan ve Akdeniz mutfağı sunan orta segment bir mekan.
Lüks Segment Restoranlar:
- Glikoriza Restaurant: Samos şehrinde lüks bir deneyim sunan ve ödüllü şarapları ile bilinen bir restoran.
- The Watermill of Pithagoras: Pythagorion şehrinde yer alan tarihi bir su değirmeni üzerine kurulu, şık ve lezzetli yemekler sunan bir restoran.
- Kokkari Beach Restaurant: Kokkari köyünde deniz kenarında yer alan bu restoran, lüks bir atmosferde Akdeniz ve Yunan mutfağının seçkin örneklerini sunuyor.
- Tarsanas Restaurant: Pythagorion limanında bulunan bu restoran, taze deniz ürünleri ve özenle hazırlanmış yemekleriyle tanınıyor. Manzarası ve hizmet kalitesiyle çok övülüyor.
- Orizontas: Vathy şehrinde bulunan bu restoran, adanın en iyi manzaralarından birine sahip ve modern Yunan ve Akdeniz mutfağı sunuyor. Özellikle gün batımında burada yemek yemek unutulmaz bir deneyim olabilir.
Samos’ta Nerede Kalınır?
İhtiyacınıza ve bütçenize göre booking yada Airbnb’den alternatiflere bakabilirsiniz.
- Vathy (Samos Şehri): Samos adasının başkenti olan Vathy, adanın en büyük şehri ve merkezi konumuyla ideal bir konaklama noktası. Burada oteller, pansiyonlar ve daireler bulabilirsiniz. Şehir merkezine yakın olması alışveriş, restoran ve tarihi mekanlara kolay erişim sağlıyor.
- Pythagorion: Samos adasının en popüler turistik bölgelerinden biri. Antik limanı, kafeleri, restoranları ve plajlarıyla biliniyor. Burada lüks otellerden butik otellere kadar çeşitli konaklama seçenekleri bulabilirsiniz.
- Kokkari: Adanın kuzeydoğusunda yer alan bu balıkçı köyü, sakin plajları ve geleneksel tavernalarıyla ünlü. Burada genellikle butik oteller ve pansiyonlar bulunuyor, doğal güzelliklerin tadını çıkarmak için ideal bir yer.
- Karlovasi: Samos adasının kuzeybatısında bulunan bu şehir, limanı ve tarihi dokusuyla dikkat çekiyor. Burada geniş otel seçenekleri bulabilirsiniz, aynı zamanda adanın diğer bölgelerine de kolayca erişim sağlayabilirsiniz.
- Manolates veya diğer dağ köyleri: Eğer doğal güzelliklerin ve sessiz bir ortamın tadını çıkarmak istiyorsanız, adanın iç kesimlerindeki köylerdeki geleneksel evlerde konaklama seçenekleri bulabilirsiniz. Bu bölgeler genellikle huzurlu bir ortam sunar ve doğa ile iç içe olma imkanı verir.
Samos Adasının Tarihi
Araştırmalar, Samos’un 3000 yıllık bir geçmişe sahip olduğunu ortaya koyuyor. Bu ada, Antik Çağ’da önemli bir kültür merkeziymiş ve mitolojide Zeus’un ablası ve eşi Tanrıça Hera’nın doğum yeri olarak biliniyor. Gelin biraz Hera’yı tanıyalım.
Zeus, Yunan mitolojisinde tanrıların kralı olarak biliniyor ve gökyüzünün, şimşeklerin ve adaletin tanrısı. Hera ise Zeus’un eşi, aynı zamanda ablası ve evliliklerin, doğumların koruyucusu.
Zeus ve Hera’nın İlk Tanışması ve Evliliği
Zeus, Hera’ya aşık olmuş ve onu elde etmeye karar vermiş. Ancak Hera, başlangıçta Zeus’a karşı çıkmış ve onun ilgisini reddetmiş. Zeus, Hera’nın kalbini kazanmak için bir hile yapmaya karar vermiş. Bir gün, küçük ve titreyen bir kuş kılığına bürünerek Hera’nın yanına gitmiş. Soğuk bir kış günü olduğu için Hera, zavallı kuşu koruma içgüdüsüyle onu sıcacık koynuna almış. Zeus, bu fırsatı değerlendirerek gerçek formuna dönmüş ve Hera’ya olan aşkını ilan etmiş.Hera, Zeus’un bu davranışı karşısında başlangıçta şaşırmış ve kızmış. Ancak Zeus’un sevgisini ve ısrarını gördükten sonra, onunla evlenmeyi kabul etmiş. Bu evlilik, tanrıların en güçlü çiftini oluşturmuş.
Hera’nın Kıskançlığı ve Zeus’un Çapkınlıkları
Zeus’un çapkınlıkları ve birçok farklı kadınla ilişkisi, Hera’nın kıskançlığını sürekli olarak tetiklemiş.. Zeus, hem ölümlü hem de ölümsüz pek çok kadınla ilişkiler yaşamış ve bu ilişkilerden birçok çocuk sahibi olmuş. Hera ise bu duruma büyük bir öfke ve kıskançlıkla karşılık vermiş.
Hera, Zeus’un sevgililerine ve onların çocuklarına karşı oldukça acımasız ve intikamcı olmuş.
Zeus ve Hera’nın Çocukları
- Ares: Savaş tanrısı.
- Hebe: Gençlik tanrıçası.
- Hephaistos: Demirci ve ateş tanrısı.
- Eileithyia: Doğum tanrıçası.
Her ne kadar ilişkileri zorlayıcı ve çalkantılı olsa da, Zeus ve Hera, Yunan mitolojisinde önemli bir yere sahiptirler ve tanrılar panteonunun merkezinde yer alırlar. İkisi arasındaki hikayeler, güç, aşk, kıskançlık ve intikam gibi temaları işleyerek mitolojinin en renkli ve ilgi çekici öykülerini oluşturuyor. Artık inanırsanız.. İnsanlar nasıl bu kadar ucuk hikayeler yaratabilmiş şaşırıyor insan. Mitolojik hikayeler, antik toplumların dünya görüşlerini, inançlarını ve değerlerini anlamak için önemli bir kaynak. Bu hikayeler, zamanla ağızdan ağıza aktarılmış, zenginleştirilmiş ve toplumların kültürel mirasının bir parçası haline gelmiş. Her anlatan bir cümle eklemiş olabilir 🙂
Samos’a Nasıl Gidilir?
Hera’nın hikâyesini de öğrendikten sonra, artık Samos’a doğru yola çıkabiliriz. Samos’a ulaşmanın en kolay yolu Kuşadası’na gelip feribot kullanmak. Yaklaşık 90 dakikalık bir yolculuktan sonra, Samos’a ayak basabilirsiniz. Ayrıca Nisan ayından itibaren Seferihisar’dan yapılan feribot seferleri ile Karlovasi’ye de giriş yapabilirsiniz. Karlovasi Samos’un en büyük ikinci şehri olarak bilinir. Sığacık – Karlovasi arası yaklaşık 2 saatlik bir yolculuk süresi mevcut. Atina ve Selanik üzerinden düzenli uçak seferleri de bulunuyor, direkt olarak Samos Havalimanı’na.
Samos da diğer Yunan adaları gibi, yazın daha keyifli olan yerlerden. Haziran, Temmuz ve Ağustos ayları bu adayı ziyaret etmek için en ideal zaman. Bu üç aylık dönemde ada oldukça hareketli. Mağazalar, restoranlar, oteller, eğlence mekânları yaz aylarında aktif durumdalar. Bunun dışında kalan bahar aylarında, çok fazla alternatif bulamayabilirsiniz. Kış mevsimi, zaten Yunan Adaları’nı gezmek için çok doğru bir zaman değil.